Nüfus kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ahali, Kişi, Şenlik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Birim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünite, Vahit
Çizelge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
İmam Suyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
İftihar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünç, Övünme, Kıvanç, Kıvanma
Müphem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz, Kapalı, Örtülü
Sermuharrir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar
Bağlanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı
Tezce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Verimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Çorak, Kısır, Sıfır, Yetersiz
Provokatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtıcı
Dayatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Empoze Etmek
Takdim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunma, Sunuş, Tanıtma, Öneltme, Önceleme
Kenar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azletmek
Genellikle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genel Olarak, Büyük Bir Çoğunlukla, Çoğu Kez, Çoğun, Çoğunlukla, Çoklukla, Ekseri, Ekseriya, Ekseriyetle, Umumiyetle, Umumen
Daz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dazlak
Öksürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yötelmek
İdare Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kurtarmak, Örtbas Etmek, Yetişmek, Yetmek, Yönetmek
Şimdiki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güncel
Sunturlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Yaman, Berbat, Dehşetli
Cesaretli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Pek, Gözü Kara, Yürekli
Revaçta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürümlü, Geçerli
Büyüklüğünde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
Şarkiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilim, Şarkşinaslık
Küfretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okumak, Sıvamak, Sövmek
Kuşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesil, Jenerasyon, Kemer, Göbek
Anne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aba, Ana, Kocakarı, Nene, Valide
Ebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamacı, Nine
Bağlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Sınırlı, Sadık, Asılı, Kapalı, Mecbur
Kancık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişi, Dönek
Müthiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Korkunç, Şaşılacak
Niyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalvarma, Dilek, Yakarma
Ulusalcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.