Numune kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Emsal, Göstermelik, Örnek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kadavra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
Payet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sim
Kenevir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çetene, Kendir
Mürettiplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizmenlik
Yoluyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolundan Giderek, Vasıtasıyla, Aracılığıyla, Yöntemiyle
Öğrenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbret
Pünez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Raptiye
Zevk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Abra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Yük
Bezekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakkaş
Kanaatçil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutumlu
Sinik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinmiş, Pusmuş, Yılmış
Çerçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezginci Esnaf; Tuhafiyeci
Yarıyıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömestr, Sömestri, Sömestir, Dönem, Sömestre
Şişkinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
Amaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garaz, Kasıt, Meram, Murat, Tasavvur, Uğur
Tevahhuş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürkmek
Şev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Meyilli, Eğik
Faks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgeç, Belgegeçer
Yöntemince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resmen
Son kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Hudut, Nihai, Nihayet, Olanca, Ölüm, Sınır, Uç, Bitim, Etene
Lime Lime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cırık Cındır, Parça Parça
Azgınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalalet
Oyulgalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saplamak, Sokmak
Yaşlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak
Çalışmalar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcraat
Cascavlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Saçsız, Örtüsüz, Hiç Tüyü Olmayan, Pek Soyulmuş; Çırılçıplak, Örtüsüz
Öşür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ondalık
Bibliyofil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kitapsever
İnsicamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutarsız
Çözmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halletmek, Kurtarmak, Açmak, Yeçmek
Utkulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.