Nazara Çattırmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Vurgulamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Boz Renk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gri
Donanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
Orantılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
Vasıtalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı
Mezuniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, İzin, Yetki
İtaat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinlemek, Ram Olmak
An kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lahza, Kıpı, Zihin, Dakika, Fırsat, Enstantane
Andıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtıra, Ajanda
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kösemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
Deşikaçan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delecek, Delgeç
Tekin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Rahat, Sakin; Soylu
Kibir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Böbür, Burun, Gurur, Kasıntı, Büyüklük, Ululuk, Büyüklenme, Onur
Rest Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meydan Okumak, Son Sözü Söylemek
Elerki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demokrasi (doğrusu el erki)
Arz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer
Nice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaç, Çok, Birçok, Nasıl
İttihat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek
Kasıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erek, Amaç, İstek, Komplo, Maksat, Kötü Niyet
Kombinezon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Düzenleme, Tertip, Kolsuz Entari
Sağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Sağlam, Katıksız, Canlı
Sahiplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El, Mülkiyet
Vurunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koymak
Erdemli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksek
Lezyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranma
Vualet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örtü
Boşluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Kofluk, Feza, Oyuk, Ara, Göz, Kesinti
Tost kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık
İrticalen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlama, Bedaheten
Kestirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kese
Sapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatan
İçki İçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
Çıkarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışarı Atmak, Sökmek, Koparmak, Neşretmek, Anlamak, Atmak, Boşaltmak, Bulmak, Elde Etmek, Gidermek, Giysi, Göndermek, Göstermek, Hatırlamak, Kazımak, Sağlamak, Sezmek, Soymak, Söylemek, Sunmak, Yapmak, Yayımlamak, Yollamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.