Nalbant kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Takavcı, Takacı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kontrolcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi
Sarkınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
Aşiret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oymak, Uruk, Boy, El, Tayfa
Şikâyetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanan, Yakınmacı
Akşam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gece
Elçekmemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş Olma
Kermen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hisar, Kale
Kötücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hain
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Izdırap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Üzüntü, Sıkıntı, Keder, Sızı
Mahalle Muhtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
Metres kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynaş
Irgalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Sarsılmak, Yalpalamak
Erimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Tükenmek, Yok Olmak
Teessür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzülme, Gam, Üzüntü, Etkilenme, Yerinme, Yerinç
Kesinleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katileşmek
Muhtelif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitli, Türlü, Mütenevvi
Sürüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaymak
Kur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzey
Cisim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Gövde, Beden, Vücut, Varlık
Katiyetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle
Çiğit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek
Hafiyelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizmenlik
Kalitatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niteleyici
Kertikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
Hacer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taş
Pike Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şığımak
Patırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kargaşa, Hengâme, Şamata
Munzam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek
Üstat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehil, Usta
Hislendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulandırmak
Pis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkli, Fena, Karışık, Kirli, Kötü, Leke, Murdar, Zararlı, Sevimsiz, Güç, Lekeli, Mülevves
Hâkim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Egemen, İdare Eden, Söz Geçiren
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.