Mutaassıp kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağnaz, Yobaz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dağıtma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşir, Talan, Tevzi
Vazifesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
Kelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski Ayakkabı
Militarizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süerselcilik
İnsanüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalbeşer
Kâşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çini
Sprey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç
Yiğitçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit, Yüreklilikle
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Zifaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerdek
Tanıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanış Etmek
Koyuverme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mola
Devam Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek, Seyretmek, Yaşamak
Optimum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Değer
Telefon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alısün, Çınka
Anarşist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşacı
Hak Yolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk
İletken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
Sevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşk
Ön Ad kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat
Solmamış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diri
Sıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesafet
Zem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergi
Paydos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs
İlkbahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nevbahar, Köklem, Bahar, Yaz, İlkyaz
Libye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Börülce
Cemiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dernek, Düğün, Sosyete, Topluluk, Toplum, Kurum
İstismar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürme, Yararlanma
Başlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Harekete Geçmek, Muameleye Koymak, Almak, Atılmak, Doğmak, Gelmek, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Tutmak
İhtilaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmazlık, Anlaşmazlık, Ayrılık, Aykırılık
Kuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilek, Cebir, Fer, Güç, Hâl, Ker, Mecal, Nüfuz, Şiddet, Takat, Zor, Yetke, Erk, Tahammül, Mukavemet
Ayran Ağızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze
Otorite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili, Yetke, Sulta, Erke
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.