Körfez kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fiyort
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kıkırdak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıkırdak
Rantabilite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Getirimlilik, Verimlilik, Kazançlılık
Keder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Izdırap, Acı, Bulut, Dert, Elem, Gaile, Hüzün, Kasvet, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü, Zehir
Vuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş
Rencide Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek
Metafizik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğaötesi, Fizikötesi
Faaliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Çalışma, Hareket, Canlılık, İcraat, Yürürlük, Çalışkanlık
Hayal Meyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli Belirsiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Onarsa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarziye
Etkinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet, Müessiriyet
Mahcubiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaçlık, Utanma, Sıkılganlık
Mülk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülke, Varlık, Taşınmaz Mal, Kuramak
Arkalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semer
Seans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturum, Gösterim
Tasgir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçültme
Basılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matbu
Gezinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyran
Eğleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Eğlenmek, Kalmak, Yaşamak, İkamet Etmek, Tevakkuf Etmek
Gadretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlığa Uğratmak
Diri Diri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taptaze
Takışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalaşmak, Tutaşmak, İtiraz Etmek, Tartışmak
Tezahür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
Yufka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Katlama, Zayıf
İftihar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
Düzyazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesir, Mensur, İnşa
Ezcümle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısaca, Başlıca, Belli Başlı Olarak, Esas Olarak; Örnek Olarak
Mürur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçme
Ana Kara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıta
Umde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlke, Prensip, Dayanak
İddiasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsız, Mütevazı
Tekel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnhisar, Müstemleke, Monopol
Muavenet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.