Kerenti kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tırpan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Anneanne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nine, Büyükanne
Yuf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuf, Yuh
Öpüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük
Mucize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tansık, Olağanüstü, Şaşırtıcı
Doludizgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son Hızla
Regülâtör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleç
Savmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaştırmak, Defetmek, Kovmak, Savuşturmak, Atlamak, Geçirmek, Geçmek
Dingildemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Kuşkulanmak, Oynamak, Sallanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Pişdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncü
Muntazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Düzgün
Kızanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Domates
Verese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mirasçılar, Kalıtçılar
Katran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zift
Hüccet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahse Girmek
Haşere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böcek
Dilaver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahadır, Yiğit, Delikanlı
Çal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Taşlık Yer, Çıplak Tepe
Yadırgamaz Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isınmak, Alışmak
Sağır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ker
Fantezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayale Dayanan Eser; Sınırsız Hayal, Düşlem
Yüz Sathı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
Yalan Danışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
Çökkün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz
Azlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Ekalliyet
Naif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf
Gerçekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Realist
Kafadaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
Kapı Zengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tokmak
Elmacık Kemiği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Sümüğü
Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Çıkarmak, Davranmak, Düzeltmek, Etmek, Gitmek, Görmek, Hareket Etmek, İfa Etmek, Kılmak, Kurmak, Olmak, Onarmak, Tamir Etmek, Tutmak, Uygulamak, Yaratmak, Oldurmak
Faizli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üremli
Otokton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerli
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.