Katetmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bölmek, Kesmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ülküsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdeal
Şarki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğusal, Doğu
İp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İplik
Nazir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Örnek
Takatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
Maşeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal
İçinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarfında
Büklüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruk, Burum, Dönemeç, Kıvrım, Viraj
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Deneme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe, Test, Deneyim, Sınama
Konferansçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatip
Havayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Beleş
Senkronizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşleme
Sinirlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabileşmek, Kızmak, Köpürmek, Öfkelenmek, Feveran Etmek
Taşımalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakliye
Namert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Alçak
Seyrek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralıklı, Nadir, Nadiren, Ara Sıra, Kimi Zaman
Cidal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Savaşma, Cenk, Çekişme, Ağız Kavgası
Parola kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kipsöz
Mecruh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaralı
Yarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buçuk, Eksik, Noksan, Sakat
Yırtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahir, Vahşi, Müfteris
Herkes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümü, Hepsi, Hamı, Âlem, Cümle, Dünya, Kâinat, Millet
Esenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Sıhhat, Selam Et, Afiyet
Dülger kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Marangoz
Mahrukat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt
Müteahhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenici, Bağıtçı, Üstlenici, Üstenci
Omuz Omuza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
Nesil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Ev, Göbek, Kuşak, Tohum, Üren, Soy
Sevgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşk, Sevda, Bağlılık, Hatır, Kalp, Muhabbet
Kendince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin
Tavlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Çok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.