Kahretmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ezmek, Çok Üzmek, İçlenmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Militarist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süerselci
Konuşamayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
Yâddaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatır
Hırsızlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çırpmak
Yapı Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
Kudurgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azgın
Cihan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Evren, Âlem, Acun
Başkalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Fark
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Evrensel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alemşümul, Üniversal
Sümük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırtık, Kemik
Yayılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstila
Metanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanık, Dayanıklılık
Hulliyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takı
Saygıyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
Transandantal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneyüstü
Derman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Takat, Mecal; İlaç; Çıkar Yol, Çare
Eşraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zenginler, İtibarlılar, Sözü Geçenler, İleri Gelenler
Tehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erteleme, Geciktirme, Gecikme
Sabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
Kürdan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diş Çöpü
Başkaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, İsyan Etmek, Kabarmak, Kıyam Etmek
Beklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Eğlenmek, Gözlemek, Ummak, Aramak, Durmak, Gözetmek, İstemek, Korumak
Başvezir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadrazam
Aktarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Aramak, Bellemek, Göçürmek, İletmek, Nakletmek, Tercüme Etmek, Transfer Etmek
Tayyareci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçman
Dert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Çile, Elem, Gaile, Hâl, Kambur, Kaygı, Keder, Kor, Sorun, Ur, Üzüntü, Yara, Süreğen Hastalık
Şömine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhari, Ocak
Lağa Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Başkaldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırı, Mukabele
Umutsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümitsizlik
Tulü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğuş
Ütilitarizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararcılık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.