Kırıtma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Cilve, İşve
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Köken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Kök, Menşe, Soy, Orijin
Sabırsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayançsız, Çıdamsız, İvecen, Aceleci
Antoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçki
Kanalizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atık Arkı, Lağım, Şebeke
Elzem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Lazımlı, Zaruri, Çok Gerekli, Vazgeçilmez
Mustatil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikdörtgen
Surat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Sima, Somurtkanlık
Mesuliyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorumlu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kayın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayın Ağacı
Saçakbulut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ak Bulut, Sirrus
Tecil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erteleme, Geciktirme
Burcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Itır, Güzel Koku
Dayanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaslanmak, Abanmak, Çullanmak, Çekmek, Dinmek, Durmak, Gelmek, Gitmek, Götürmek, Güvenmek, Hazmetmek, Sabretmek, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek, İstinat Etmek, İptina Etmek, Mukavemet Etmek, Tahammül Etmek
Ağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudak, Gaga, Kavşak, Kenar, Uç
Bodrum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zirizemin
Birtakımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazısı, Kimi, Kimisi
Kasaphane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha, Kanara
Anaokulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uşak Bahçesi
Kör Körane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
Çözülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Erimek, Yumuşamak, Yenilmek, Dağılmak, Çökmek
Kesilme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kat
Gıcır Gıcır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taptaze, Yeni
Sanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Bilmek, Ummak, Zannetmek, Tahmin Etmek
Düz Yazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnşa, Mensur, Nesir
Dalalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapkınlık, Azgınlık, Yoldan Sapma, Sapınç, Doğru Yoldan Ayrılma
Haykırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nara
Pasaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Dağınık, Düzensiz, Çapaçul
Şimdilerde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bugünlerde
Dürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Çeyiz, Hediye
Parke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parke Taşı
Sarsalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
Tevhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.