Hipnoz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yapay Uyku
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Resmiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesafe
Doruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zirve, Şahika
Meydana Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak, Olmak, Ortaya Çıkmak, Baş Vermek, Çıkmak
Tadilat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişiklik, Bakım, Tadil
Külüstür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski
Solmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Ölmek, Pörsümek
Komple kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolu, Mükemmel, Tam, Tamamen, Takım
Uyruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet, Tebaa, Vatandaş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tapsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin
Bulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Keşfetmek, İcat Etmek, Seçmek, Sağlamak, Temin Etmek, Cezaya Uğramak, Hatırlamak, Tapmak, Karşılaşmak, Sahip olmak, Tedarik Etmek, Teşhis Etmek, Çıkarmak, Ulaşmak, Uydurmak
Münazaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Düşmanlık, Kavga, Münakaşa
Kelam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz; Söyleme
Güzaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Anlamsız, Beyhude
Toprak Sahası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsa
Yük Makinası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamyon
Güçsüzleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
Derdest Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek, Yakalamak
Ayak Tabanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aya
Yargılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme Etmek
Tasma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halta
Kurulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
Şualamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işınlamak
Öcük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garez, Kin
Esbak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Geçmiş
Anne Baba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn
Mesabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Derece, Rütbe
Satma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bey
Tok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doymuş, Koyu, Gür Ses
Elhasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözün Kısası, Kısacası; İşin Sonu
Muhaceret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göç
Dehşetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkunç, Müthiş
Belalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorucu, Üzücü, Can Sıkıcı, Kavgacı, Şirret
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.