Hele kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Alelhusus, Özellikle
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Aylık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maaş, Mahiye
Modülasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişim
İştirak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak
Elden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Hemen
Muadil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşit, Dengeşik, Denk, Eşdeğer
Gazel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceren
Dumanlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışmak
Tedrisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Burulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Dönmek, Gücenmek
Tavlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Makûs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz, Kötü, Ters
Cilt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Kap, Ten
Tanınmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Şöhretli, Ünlü
Meşebeyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korucu
Et Kafalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Enayi, Kaba
Entertaiment kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence
Çorba Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
Zamanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakitli
Kararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Azimli, Ölçülü
Kandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak, Ayarlamak, İkna Etmek
Bırakışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütareke Yapmak
Garet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soymak, Yağmalamak
Dingildemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Kuşkulanmak, Oynamak, Sallanmak
Güvenoyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtimat Reyi
Seslendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
Dinlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstirahat Etmek, Önemsenmek, Sözü Geçer Olmak, Dincelmek
Ağır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kiloca Fazla, Değerli, Güç, Yüklü, Yavaş, Yoğun, Ağırbaşlı, Alçak, Ciddi, Çetin, Dokunaklı, Gösterişli, Güç, Kırıcı, Korkulu, Oturaklı, Tehlikeli, Vahim, Veznin
Çarçabuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tez, Hemencecik, Çabucak, Tez Elden
Sorti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış
Transport kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarım, Taşımacılık, Nakil, Nakliyat
Tüzel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
Ayırt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark, Nüans
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.