Haşat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bitkin, Bozuk, Kötü, Yorgun
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dağarcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bellek
Şakkadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Sarhoş Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olmak
Sunilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapaylık
Mürailik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlülük
Hakikaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Fiilen, Gerçekten, Nitekim, Sahiden
Ziyasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
Dakikleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Eğreti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
Müphem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz, Kapalı, Örtülü
Artırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarruf, Tutum, İktisat
Azgınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalalet
Sallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak, Savsaklamak, Savurmak, Yellemek, Hareket Ettirmek, Baştan Savmak
Arkeolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazı Bilimci
Bestekâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besteci, Ezgici, Kompozitör
Yalız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Parlak
Referandum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oylaması, Halk Oyu, Kamu oylaması
Sendikacılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç
Akbasma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksu, Katarakt
Diye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göre, İçin
Müzayede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık Artırma, Artırma
Tahakküm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükmetmek
Kabarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelgit
Sözünübilmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patavatsız
Uçurum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaş, Yar, Yamaç
Kibarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelik
Vicdan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçsel Güç, Bulunç
Zatî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişisel, Özel, Doğrusu, Aslında, Esasen
Feshetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtmak, Kapatmak, Kaldırmak, Bozmak, Lağvetmek
Çalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atmak, Benzemek, Biçmek, Çarpmak, Çelmek, Çırpmak, Götürmek, Kaldırmak, Oğurlamak, Süpürmek, Temizlemek, Tırtıklamak, Vurmak
Anakara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıta (Doğrusu ana kara olarak ayrı yazılır.)
Taun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veba
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.