Hasislik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Pintilik, Eli sıkılık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nüsha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Elyazması, Aynı, Benzer, Kopya, Reçete, Sayı, Suret
Safha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evre, Merhale, Mertebe
Düzeltici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Musahhih
Uygulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik Etmek, Vurmak, Yapmak
Müddetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süresiz
Gıyaben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkasından, Uzaktan, Yokken, Ardelek, Görmeden
Son kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Hudut, Nihai, Nihayet, Olanca, Ölüm, Sınır, Uç, Bitim, Etene
Tırtıkçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Cesaretsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreksiz, Çekingen
Rejisörlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmenlik
Kâfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
Hoşlanır Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isınmak
Yolluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiyecek, Harcırah
Gidişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
Elüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarım Yamalak
Şişirme Haber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
Medlul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam
Ay Tutulması kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Husuf
Boş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abes, Açık, Anlamsız, Bilgisiz, Havai, Münhal, Yararsız, Gereksiz
Zuhur Etme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Gösterme, Ortaya Çıkma, Görünme, Türeme
Vüsat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genişlik, Uzam
Kural Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
Sınama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Eleştiri, Prova, Tecrübe
Toplanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müçtemi
Yeğnik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
Muhtaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Gereksinimli, Eksikli
İnsiyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçgüdü
Sakınmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Pek, Pervasız, Cesur, Yürekli
Konsültasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenes
İptila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Müptelalık
Yalkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Revnak
Fino kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esrar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.