Haricî İşler kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dış İşleri, Hariciye
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Öz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Halis, Hakiki, Arı, Çay, Dere, Hamur, Hülasa, Kendi, Madde, Mahiyet, Ruh, Saf, Sonuç, Zat
Hale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayla, Ağıl
Fani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölümlü, Geçici, Kalımsız
Yetişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Formasyon
Özdek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varlık, Madde, Cisim
Sorgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstintak
Aylandız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokar Ağaç
İtişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İptidai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, İlkokul
Gergin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Sinirli
Haç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Put
Aba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstlük, Palto, Abla, Anne
Oynak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Değişken, Eklem, Mafsal
Teftih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açma
Sarsılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Irgalanmak, İrkilmek
Ara Düzelten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu
Kontak Lens kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lens
Nav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluk
İtminan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenme
Tıksırıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
Deprenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek, Kımıldamak, Kımıldanmak, Sarsılmak
Pay Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüşmek, Paylaşmak, Üleşmek
Ikıl Ikıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
Kastetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaçlamak, Kıymak, Kötülük Etmek
Baltalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabote Etmek
Öte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, O Taraf, Üst
Enkaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Çöküntü, Döküntü, Harabe, Harabelik
Özendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik Etmek, Kulağına Koymak, Kızıştırmak, Teşvik
Töhmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçlama, Kabahat
Muhik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru
Geçmelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müruriye
Medüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizanası
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.