Görkem kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Debdebe, Gösteriş, İhtişam, Şaşaa, Şatafat, Tantana, Haşmet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşman, Hasım
Sınırlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır
Meydanda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâr, Belli
Gönen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Göl; Nem, Rutubet; Nemli (Toprak)
Mihenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehenk, Denektaşı
İlaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Merhem, Em, Deva, Derman, Ot, Önlem
Dergâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekke
Avans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öndelik, Öndün
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tir Tir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zangır Zangır
Kesmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Azaltmak, Biçmek, Bölmek, Dayandırmak, Doğramak, Durdurmak, Gidermek, Kararlaştırmak, Kırpmak, Kötülemek, Parçalamak, Susmak, Yontmak
Ulaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletmek
Bidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
Maktul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürülmüş
Zor Alım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsadere
Bunca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey
Talan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağma, Çapul
Dahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ökeli, Bile, Da, Hatta, De
Kaput kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
Kıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak, Bacak, Dip, Küfe
Durmadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Aralıksız
Sözünübilmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patavatsız
Üstüne Götürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak
Abırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak
Buharlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak, Buğulaşmak, Tebahhur Etmek
Onarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamir
Gönlünü Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönlünü Etmek
Mezuniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, İzin, Yetki
Başkaları kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem
Sızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Istırap
Otizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçekapanış
Alet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aygıt, Cihaz, Maşa
Cansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmüş, Bitkin, Güçsüz, Hareketsiz, Durgun
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.