Fabrika kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Üretim Evi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Fasılasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasız, Aralıksız, Biteviye, Ayırmak, Bölmek, Çözmek
Yasal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni, Meşru, Legal
Muhteviyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
Abartma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlave, Şişirmece, Mübalağa Etme
Boyun Borcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vecibe
Satirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergisel
Sızmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Sıvışmak, Yayılmak
Sallakhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ağlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
Perdah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlatma
Patadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Nasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
Hukuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüze, Hak
Bellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Marka, Ayraç
Komprime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hap
Banmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak
Geçkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
Gösterge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İm, İşaret, Nişan, İndikatör, Müşir, Belirtke
Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bayılmak, Çevirmek, Dayamak, Görmek, Harcamak, Hasretmek, İletmek, Katmak, Lütfetmek, Ödemek, Satmak, Serpmek, Tespit Etmek, Uzatmak
Doğramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Parçalamak, Dilimlemek
Organik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Örgensel, Tabii, Uzvi
Bengi Su kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abıhayat
El İşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşleme
Münteşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın
Gözetmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
Bolluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Yağmur
Organizatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemeci
Evlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
Oldu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evet, Tamam
Cıda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak
Har kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın, Sıcak, Yakıcı
Eğitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye Vermek, Yetiştirmek, Terbiye Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.