Eğitmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Terbiye Vermek, Yetiştirmek, Terbiye Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mümessil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci, Oruntak, Temsilci, Başkan
Hiçbir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek
Doğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gündoğusu, Şark, Maşrık
Kutlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşbaht, Mübarek, Uğurlu
Kararlaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Tayin Etmek
Aklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbra Etmek, Temize Çıkarmak, Beraat Ettirmek, Beraat Kazandırmak
Söylenegelmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menkul
Gülümseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebessüm
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Pünez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Raptiye
Emekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşçi, Zahmetkeş
İntibak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Uymak
İçrek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saklı, Batini
Zeki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeyrek, Akıllı, Uslu, Anlaklı
Elçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefaret
Şuurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçli
Kültürel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medeni
İzafe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Eklemek, İlave Etmek, Katmak, Yüklemek
Koşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek
Sallapati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Düşünmeksizin, Dikkatsizce, Saygısızca, Patavatsızca
Mat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
Ayrılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Boşanmak, Çıkmak, Fırlamak, Kalkmak, Terk Etmek, Gitmek, Uzaklaşmak
Mizan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Terazi, Sağlama
Niyaz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
Süsmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tos Vurmak
Dam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Örtü, Eş, Çatı, Köy Evi, Ahır, Tutukevi, Hapishane, Kavalye
İmtina kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Sakınca, Kaçınma, Feragat, Çekinme
Bıkma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usanç
İhtiyar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak
Yamulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmek
Fücceten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Ezelî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Öncesiz
Kelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski Ayakkabı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.