Enfes kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fevkalade, Çok Güzel, En Güzel
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muadil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşit, Dengeşik, Denk, Eşdeğer
Briz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meltem
Çitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirmek, Çitilemek
Öndelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avans, Peşin
Faaliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Çalışma, Hareket, Canlılık, İcraat, Yürürlük, Çalışkanlık
Acun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Âlem, Kainat, Evren, Kozmos
Mengene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç, Sıkmaç
Germen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hisar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Seslenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hitap, Nida
Son Had kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Limit
Geniş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Enli, Engin, Ferah, Çok, Gen, Koca, Rahat, Yaygın
Esmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
Açar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Aperitif
Oflaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefis, Enfes, Fevkalâde, Güzel, İyi, Mükemmel, Güzel
Hinoğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz
Sefil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Kembağal, Yoksul, Perişan, Zavallı, Bayağı
Palazlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrileşmek, Büyümek, Gelişmek, Varlanmak
Öğrenim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maarif, Tahsil
Cırık Cındır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lime Lime
Aymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Gafil
Panorama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümgörü, Geniş Görünüş, Genel Görünüm
Teşbih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzetme
Esir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hava, Köle, Tutsak, Kul
Önlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Tedbir, Tılsım
Müptedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Özne
Eğitimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
Merkez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orta, Tarz, Biçim, Özek, İçre, Ortalık, Göbek, Mihrak, Odak
Darlaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
Deneysel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübi
Ar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
İntizar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Bekleme, Gözleme, Beddua
Parçalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek, Paralamak, Sındırmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.