Eleştirmeci kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Münekkit, Tenkitçi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Masaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ovum
Utangan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Sıkılgan, Mahcup
Adele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kas Doğrusu Adale şeklinde yazılır.
Boğuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Uğraşmak
Galebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenme, Çokluk, Yengi, Üstünlük
Sadet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevzu
Vekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Milletvekili, Sözcü, Mebus, Yeke, Temsilci
Sahra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Çöl, Ova
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Koyulaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koyulmak
Yalınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık
Longplay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzunçalar
Yarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövme, İrmik
Riyakârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlülük, Yaranma
Tanışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanış Olmak
Şüheda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şehitler
Yığın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütle, Küme, Kitle, Sel, Tepe, Toplu, Birçok
Billur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırça, Kristal, Kesme Cam, Koç Yumurtası
O An kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derken
Şive kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Ağız, Diyem, Eda, Naz
Doludizgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son Hızla
Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
Kâse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çanak, Piyale
Düzenbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Hileci, Düzenci
İhtisas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzmanlık, Branş, Dal, Duygu
İstif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığma, Stok
Girişimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteşebbis
Yanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kebap
Atmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak
Koloni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürge, Müstemleke, Topluluk
İtaatkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtaatli
Latifçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Latif
Üzülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Üzgün
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.