Düğün kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eğlence, Cemiyet, Tören, Toy, Deri, Dernek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ecmain kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi, Tümü, Tamamı
Önel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehil, Mühlet
Nedret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azlık, Seyreklik
Kararsız Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak
Yaraşır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Şayan, Uygun
İşporta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi; Açıkta Yapılan Satış
Yangılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mültehip
Yaradılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizaç, Fıtrat, Damar, Hasiyet, Hilkat, Huy, Seciye, Tabiat, Tıynet, Cibilliyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Acep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acaba
Dümdüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Sade
Gariplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuhaflık, Acayiplik, Elginlik, Kimsesizlik, Garabet
İstif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığma, Stok
Savsöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Propaganda Sözü, Slogan
Silahşor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Silah Eri
Ayna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözgü, Mirat, Yansıtaç, Güzgü
Sıçan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fare
Ziyaret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Uğramak
Süssüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çıplak, Düz, Sade, Yalın
Evren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cihan, Kâinat, Zaman, Ulu, Felek
Mektep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okul
Dözmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak
Düğmük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğüm
Yüzmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Soymak
Değer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıymet, Paha, Bedel, Valör, Ayar, Eder, Haysiyet, Kadir, Ölçü, Şayan, Karşılık, Layık
Çikolata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtimil
Rafine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış, İncelmiş, Duygulu, Hassas, İnce, Nazik, Seçkin, Saflaştırılmış
Musibet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Uğursuz
Sabahçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gündüzcü
Bilavasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Araçsız, Doğrudan Doğruya
Gönenç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah, Rahatlık Ve Varlık İçinde Yaşama
Sağlık Muayenesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayene
Çağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bebek, Çocuk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.