Doğrultu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İstikamet, Yön, Cihet, Taraf
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçsızlık, Dazlaklık
Kalça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaide
Onarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Tamir Etmek, Yapmak
Deste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlam, Bağ, Demet, Grup, Hizip, Öbek, Kabza
Muvazzaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Ödevli, Ödevlenmiş
Mukayyet Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Korumak
Mahlul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harç
Ateh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunama, Bunaklık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yaradılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizaç, Fıtrat, Damar, Hasiyet, Hilkat, Huy, Seciye, Tabiat, Tıynet, Cibilliyet
Döküntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çer Çöp, Değersiz, Enkaz, Kötü, Dökülüp Saçılmış, Ayak Takımı, İndifaat
Metropol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anakent
İştahlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
Matbaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basımevi
Yaşlılar Yurdu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huzurevi
Mücella kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
Güpür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumaş
Beceriksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hünersiz, Maharetsiz, Çalpa, Âciz, Amatör
İptidai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, İlkokul
Ruba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyecek, Giysi
Dazlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daz, Kabak
Computer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
Ayla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl, Hale
Dümbül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümbelek
Frijider kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzdolabı
Yakışık Almamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Olmamak, Uygun Düşmemek
Römork kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi Çeken
Ala Bezek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaca
Katiyetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle
Roket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fişek; Füze
Revzen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pencere
Zedelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurma
Meteorit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göktaşı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.