Denek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Denenmiş, Mücerrep
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Erkek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişkin Adam, Bay, Er Kişi, Koca, Sözüne güvenilir, Mert, Sap
Şatu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraça
Zenne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
Muharrirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazarlık
Popo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
Götürülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
Orojeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağoluş
Raşelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Titremek, Ürpermek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Şom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
Hovarda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Çapkın, Savurgan
Susta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yay
Rezalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kepazelik, Maskaralık, Rezillik, Skandal, Laskaralık
Canhıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Üzücü, Yürek Paralayan, İç Acıtan, Kulak Tırmalayan, Tüyler Ürpertici
Batma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğulma, Gömülme, İnkıraz, Dağılma, Çöküş, Yok Olma, Son Bulma, Çökme
Mühendis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvcı
Nezaketsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabalık
Bahane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Neden, Mazeret, Vesile, Kulp
Ölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Vefat
Seccade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namazlık
Yanşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Boşboğaz
Girinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırtıl
Mülaki Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Kavuşmak
Şerare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Çakım, Çakın
Yoğun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesif, Sıkışık, Kalabalık, Dolu, Ağır, Çok, Derin, İri, Kaba, Kalın, Koyu, Sıkı, Şişman, Tombul
Varlıkbirliği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdeti Vücut
Üretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirici, Müstahsil, Prodüktör, Öndürücü
Maden Suyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mineral Suyu
Tansık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mucize, Şaşırtıcı, Doğaüstü Olgu
Tımarhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delihane
Satvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Sindirici Güç
Kement kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Urgan
Daylak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.