Dayamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Söykemek, Ulaşmak, Uzatmak, Varmak, Vermek, Vurmak, Yaslamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Medcezir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelgit
Beyaz Zehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz
Ustalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, İş, Maharet, Marifet
Gafil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aymaz, Dikkatsiz, İhtiyatsız, Dalgın
Sari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,
Sıbyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk
Deli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Divane, Kaçık, Kuluduk, Mecnun, Düşkün, Coşkun, Azgın
Aşırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Çok Zorlu, Fevkalade, Pek Fazla, Gereğinden Çok, Çılgın, Çok, Hadden Artık, İfrat, Kötü, Lüks, Müfrit, Sivri
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Eşsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzersiz, Emsalsiz
Okullu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci
Mektep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okul
Efkârıumumiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Fikir, Kamuoyu
Sözdizimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sentaks
İlmi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilimsel
Yolluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiyecek, Harcırah
Müzahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
Gözü Aç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü
Nine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Babaanne, Büyük Anne, Büyükanne, Ebe, Nene
Pelit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palamut
Zevk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Öteki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Diğeri, Öbür, Öbürü, Sair
Mevhum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanal
Hab kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyku
Tecziye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezalandırmak
Zahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünen, Açık, Belli, Elbette, Görünüş, Şüphesiz, Kuşkusuz, Meğer, Dış Yüz, Yardımcı, Arka, Destekleyen
Kuramsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazari
Dil Kavgası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
Beğeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zevk, Gusto, Tabiat
Yıldızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Duru
Zedelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berelemek, Zarar Vermek
Vesaire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaları, Ve Benzerleri
İnkişaf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.