Cebriye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yazgıcılık, Kadercilik, Fatalizm
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mezoderm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaderi
Keşiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karabaş, Rahip
Nimet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyilik, Lütuf, İhsan, Erinç
İhtiyatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet
Kundak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dipçik, Fesat, Fitne
Tanıdık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanış, Yâr, Dost
Kaçmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Sızmak, Uzaklaşmak, Benzemek, Girmek, Kaçınmak, Kırmak, Koşmak, Sıvışmak, Tüymek, Yok Olmak, Firar Etmek
Kaçınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Gocunmak, Kaçmak, İmtina Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Boruçiçeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çan çiçeği; Tatula
Uyuşmazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, İhtilaf, Zıddiyet
Yasaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Menetmek
Muhtariyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Otonomi
Künde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Köstek, Oyun, Tuzak
Paraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adimcik
Esmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
Velev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İster, İsterse, Eğer, Hatta, Velevki, Olsa Da
Ağız Kavgası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
Keloğlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
Safiha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Levha
Seans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturum, Gösterim
Varyemez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli Sıkı, Cimri, Pinti
Törpü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğe
Derebeyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
Sakatat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçalat
Görmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak
Pub kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçkilik
Gülmeceli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
Kabahat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halt Etmek
Ahlaksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefil, İffetsiz, Namussuz, Düşkün, Soysuz
Savurganlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsriflik, İsraf
Kömüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda, Su Sığırı, Camız
Zatürre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batar, Akciğer Yangısı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.