Bulaşıcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Geçici, Yolukucu, Sari
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yüz Kiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Karası
Süreğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müzmin
Niyetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak
Uskur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervane
Tunç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bronz
Telefon Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeng Etmek
Dilşat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Bahtiyar
Atlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşucu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Reform kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, İnkılap, Islahat, Düzeltim, Yeğleme
Derbent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Dar Geçit
Dinsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dini
Başat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim, Dominant, Baskın
Konkav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçbükey
Anüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışkılık, Şerç
Bilim Adamı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilgin
Asabileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Sinirlenmek
İlişkilendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak
Islakkarga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Ürkek
Marifetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usta
Mahvetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
Kürtün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palan
Amut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikme, Dikey, Topuz
Fazlaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokça
Tagayyür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
Rafine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış, İncelmiş, Duygulu, Hassas, İnce, Nazik, Seçkin, Saflaştırılmış
Malikâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşk, Yurtluk
Rezerv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, İhtiyat, Yedek, Saklanmış, Biriktirilmiş, Henüz İşletilmemiş
Dermansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz, Halsiz, Yorgun Argın, Bitik, Takatsiz, Bitkin, Kof
Duraksamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak, Tereddüt Etmek
Ölünç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntihar
Kıpkızıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Koyu
Ekin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kültür, Tahıl Tarlası, Hars
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.