Bozukluk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Arıza, Fesat, İllet, Sekte
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Usta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Cambaz, Ehil, Erbap, Mahir, Sanatkâr, Üstat
Yünül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğni, Hafif
Kerki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keser
İdarehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büro
Fıkır Fıkır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
Devretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Dolaşmak, Dönmek, Tahvil Vermek
Sıvındırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temyi Etmek
Şeytanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Kurnazlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirk, Leke, Pasak, Pislik, Şaibe
Tayin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atamak, Belirlemek, Göstermek, Kaldırmak, Kararlaştırmak
Bahçıvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağban
İstifra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusma
Kılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etmek, Yapmak
Aşırılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmak
Tercüme Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çevirmek
Planlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ölçülü
Ortaöğretim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lise
Antlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahitleşmek
Serpilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
Alıştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz, Beden Eğitimi, İdman, Talim
Sevilmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtici
Yersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
Lafçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Dedikoducu, Geveze
Lâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
Tutucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafazakâr
Oyuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovuk
Ölümsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebedi, Baki, Layemut
Tufeyli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Virane, Asalak, Ekti, Sığıntı
Yayınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmak, Tüymek, Dağılmak, Yaynıkmak, Caymak, Katlanamamak
İffet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namus, Irz, Şeref
Ölçülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ilımlı, Kararlı, Ölçülmüş, Mutedil
Çabukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezlik, İvedi, Sürat, Hız
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.