Besin kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gıda, Azık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kavuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Birleşmek, Buluşmak, Katılmak, Ulaşmak, Varmak, Vuslat
Açlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıtlık, Yoksulluk
Tahrip Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Yıkmak
Toplama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Tahsil
Sirkeleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
Stadyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Spor Alanı
Maceracı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maceraperest
Serkeşlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafa Tutma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanaat
İrşat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
Olgunlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kızarmak, Olmak, Yetmek
Vakar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlılık, Temkinlilik, Yalım, Onur
Ananevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geleneksel, Gelenekli
Kabaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
Atılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılım, Hamle, Savlet, Hücum
Canciğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Çok Yakın, Sıkı Fıkı, Pek İçten
Saklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek
Alçak Gönüllü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütevazı, Tevazulu, Tevazukâr
Estelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Anıt, Yadigâr
Reel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçel, Gerçek
Anavatan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anayurt
Yakınlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşmak
Zedelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berelemek, Zarar Vermek
Sille kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tokat, Şamar
Efendilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usluluk, Terbiyelilik, Kibarlık, Ağırbaşlılık, Neciplik
Kayınpeder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
Bozmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak
Suhulet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık, Kolaylık, Naziklik
Cilalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Süslü
Tembih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkaz, Uyarı, Uyarma, Öğüt, Uyandırma, Ismarlama, Anımsatma
Müellif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Eser Sahibi
Kaşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Mühür
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.