Belagat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İyi Konuşma, Düzgün Anlatma Sanatı, Retorik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Lain kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lanetlenmiş
Efelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Labada
Muhasaraya Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
Sinirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabi, Huysuz, Gergin
Tanıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
Tutma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
Parke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parke Taşı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Metruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakılmış, Kullanılmayan
Fasikül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüz
Hobi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkü, Meşgale
Aşılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
Etnik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budunsal, Irksal, Kavmi
Yıkışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güreşmek
Elverişsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namüsait
Şiir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Deyiş, Manzume, Nazım
Kesif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Sık, Yoğun, Koyu, Saydam
Arıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek, Arılaştırmak, Paklamak, Tasfiye Etmek
Ödül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Mükafat, Mükâfat
Darbetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Vurmak
Arkalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
Sportmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sporcu
Mükâfat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Prim, İkramiye
Sık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesif
Höyük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurgan, Tepe
Kalaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık
Teadi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağılık
Esirgemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Bağışlamak, Himaye Etmek, Sakınmak, Saklamak, Diriğ Etmek
Bozgunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
Hummalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıtmalı, Sıkı, Yoğun, Ateşli, Sürekli
Devriye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Karakol
Tariz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğneleme, Taşlama, Dokundurma, Taş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.