Batakçı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dolandırıcı, Müflis
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hayıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık
Tek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Biricik, Birlik, Hiç, Hiçbir, Salt, Sessiz, Tekil, Tenha, Uslu, Vahit, Yegâne, Yalnız, Yalnızca, Sadece
Kanyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dar Ve Dolambaçlı Boğaz, Kapuz
Barışçıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sulhperver, Barışsever
Bergüzar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatıra, Armağan, Yadigâr
Samim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, Öz
Görmeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıyaben
Maksatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaçlı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Lüks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Gösteriş, Gösterişli, Şatafat
Beğenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rağbet
Koklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
Sterilizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtma
İl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El, Ülke, Vilayet, Yurt, Şehir, Valilik
Hijyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Sağlık Bilgisi, Temiz, Sağlık Koruma
Hamiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurtseverlik, Ulusseverlik
Veladet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğum, Doğma, Doğuş
Şümul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaplama, Kapsam
Gösteri Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış Etmek, İfa Etmek
Tasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Efkâr, Endişe, Gam, Kaygı, Keder, Merak, Üzüntü
Fecir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tan Vakti, Gün Ağarması
Şoför kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü, Haydavcı, Sürücü, Yöndemci, Kaptan
Dal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Bölüm, Arka, Boyun, Branş, Budak, Çıplak, Ense, İhtisas, Omuz, Şube, Yalın, Birlik, Sırt, Düz
Duru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berrak, Temiz
Kışkırtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fitnekârlık Etmek, Körüklemek, Tahrik Etmek
Mevzii kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerel
Yüğürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
Alık Salık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
Stoklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlamak
Muvasala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
Zayıflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
Düz Yazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnşa, Mensur, Nesir
Tikel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüzi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.