Bakınmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Araştırmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Minimal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asgari
Haram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasak
Edilgen Fiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edilgen
Avuç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aya
Mütemmim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
Öldürücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıcı
Büyükelçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefir, Elçi, Sefiri Kebir
Dudu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hanım, Papağan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Faksimile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş basım, Tıpkıbasım
Epidemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salgın
Çaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abla, Mama
Keşide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekme, Çekilme
Mülaki Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Kavuşmak
Şoför kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü, Haydavcı, Sürücü, Yöndemci, Kaptan
Step kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozkır
Şişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam
Süzek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filtre, Süzgeç
Vefa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Sevgi Bağlılığı, Yetme, Yetişme, Kafi Gelme
Sesli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sait, Ünlü
Sayrıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Marazi
Düver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direk
Sığınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mülteci
Eksik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Noksan, Sakat, Yarım, Yarım Yamalak, Natamam, Yetkinsiz, Kusurlu, Muallel
Çarkıfelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kader, Talih
Salip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haç
Eşya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pırtı, Nesne, Gereç, Kayıt, Yük
İzlenim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntiba, Teessürat
Sorun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dava, Dert, İş, Mesele, Problem, Sıkıntı, Durum
Çıkmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dipsiz, Sonsuz, Sonuçsuz, Neticesiz, Sokak
Papak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Külah
Beğenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşlanmak, Tasvip Etmek, Onaylamak, Kabul Etmek, Uygun Görmek, Açmak, Alkışlamak, Bitmek, Tutmak
Hizip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüntü, Deste, Grup, Kısım, Tayfa, Bölük, Klik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.