Ağlatı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tragedya, Trajedi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Teklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kekelemek
Kazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafriyat, Hâk
Resi Bey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan
Kohumbazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltimas
Teessürat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
Tümü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
Doludizgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son Hızla
Kuskunsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derbeder, Perişan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Vazife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Görev, İşlev, Vecibe, Yevmiye
Muhaberat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşmeler, Salıklaşmalar
Dizi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzüm, Kol, Saf, Seri, Sıra
Yazı Yaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Ova
Delme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yelek
Didişimcilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eristik
Parlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak, Şahlanmak, Şıkırdamak, Yanmak
Uyrukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
Dermansızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Zafiyet
Bukle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm, Kıvrım
Zaminlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefalet
Nasır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabar
Ölçülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ilımlı, Kararlı, Ölçülmüş, Mutedil
Tehlike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Ateş, Korku, Risk
Tezkere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Pusula, Betik
Tatbik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ameliye, Pratik, Yerine Getirme, Kullanma, Karşılaştırma, Uygulama
Neci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ne İş Yapar?
Ketmenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapalamak
Sahipli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyeli
Külte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Külçe
Sara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutarık, Tutarga, Yilbik
Tılsım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Önlem, Gizem, Kuvvet
Bestelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
Beslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyurmak, Yetiştirmek, Bakmak, Desteklemek, Eklemek, Katmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.