Atıfet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağış, İhsan, Lütuf
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Seslenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Çığırmak, Haykırmak, Ünlemek, Hitap Etmek
Asabiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinir Sayrılıkları
Evecen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Evegen
İcat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Bulma, Bulgu
Dikmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Ekmek
Buyuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Emir
Sıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Dizi, Düzen, Gün, Hiza, Nöbet, Rabıta, Saf, Silsile
Çöp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız, Zibil, Zirzibil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tezyit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak
İtikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İman, İnanma, İnan
Püskürtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak
Ekipman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donanım, Takım
Öğretim Programı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ders Programı, Müfredat Programı
Dağıtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müvezzi; Distribütör
Dimdik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaga, Metin, Zinde
Çat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavşak, Köşe Başı, Dar Vadi, Dağ Geçidi
Olabildiğince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça
Taraklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taramak
Ayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Basamak, Kıç
Kalem Erbabı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar
Usûli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemsel
Hızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süratli, Seri, Çabuk, Hovarda, Çapkın, Uçarı, Şiddetle, Sıkı, Yüksek (Ses)
Efendilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usluluk, Terbiyelilik, Kibarlık, Ağırbaşlılık, Neciplik
Lafakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Çarpıntı
Tedavülde Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
Ense kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Art, Dal
Gardiyanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolculuk
Uzuv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Organ, Unsur, Üye
Uygulamalar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcraat
Müeddep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepli, Uslu
Kekeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keke, Peltek
Mücella kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.