Atalet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tembellik, İşsizlik, İşsiz Kalma, Gevşeklik, Uyuşukluk, Süredurum, İşlemezlik, Dinginlik, Durağanlık, Hareketsizlik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nanay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok
Nebula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulut
Takdim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Tanıştırmak, Tanıtmak
Filhakika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten, Hakikaten
Sülâle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soy Sop, Aile, Ev, Hanedan, Soy, Tohum, Ocak
Kesret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Çokluk
Göz Atmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Gezdirmek
Dışbükey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tömsü, Konveks, Muhaddep
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tüketici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihlakçı, Yoğaltan
Merkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabir, Mezar
Başçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önder
Terslik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksilik
Cesaretli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Pek, Gözü Kara, Yürekli
Cisim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Gövde, Beden, Vücut, Varlık
Akredite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetkilendirilmiş, Yetkili
Bağımsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstakil, Tek Başına, Azat, Hür, Özgür, Özerk, Mutlak
Mütekabiliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık
Pulluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köten
Dun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Aşağı, Aşağılık
Keşide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekme, Çekilme
Metres kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynaş
Perspektif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış Açısı, Derinlik, Süreç
Olumsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yadsıma, Nefi, Selp
Resim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fotoğraf, Bediz, Levha, Suret, Tasvir, Tören
Şano kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahne
Başnazır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
Kabadayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılmaz, Korkusuz, Babayiğit, Külhanbeyi, Dayı, Efe, Koçu, Yürekli
Diskur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylev, Söylem, Nutuk
Duyurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayımlamak
Değinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Temas Etmek, İlişmek
Sapa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ücra
Öğrenim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maarif, Tahsil
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.