Andırış kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Analoji, Benzeşim
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Garantör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenceci
Beraberlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği, Müsavat
Karayanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık, Şarbon
Dayanamama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaaf
Pranga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bukağı, Kandal, Zincir
İlahe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umay, Tanrıça
Zarar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ziyan, Mazarrat, Dokunca, Hasar, Hüsran, Zayiat, Eksilme
Kondansör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğuşturaç, Yoğuşturucu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Değersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Önemsiz, Soysuz, Cılız, Derme Çatma, Döküntü, Hakir, Hasis, Havai, Hor, İçi Boş, Kepaze, Küçük, Müptezel, Vıcık Vıcık
Menajer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici
Ufak Tefek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Zayıf
Peşkeş Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Etmek
Baba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ata, Büyükbaba, Dede, Moruk, Peder, Çatı Merteği, Çok Kaliteli, Üstün Nitelikli, Omurga Direği, Tırabzan Başlığı, Mafya Babası
Bizzat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz, Kendi, Kendisi, Şahsen
Veraset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, İrsiyet
Peltek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme, Pepe
Beyazlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
Duymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
Gönüllenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Darılmak, Gücenmek
Piyata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabak, Yassı
Ruba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyecek, Giysi
Saçmalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
Mukaddema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Evvelce, Önce
Silkelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silkinmek
Kabızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabız
İvazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamir
Aydınlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıtmak, Işıklandırmak, Tenvir Etmek, Tavzih Etmek, Bilgilendirmek
Kutsallaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutsamak
Kambur Zambur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kambur
Becerikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usta, Hünerli, Mahir, Maharetli, Yetenekli, Acar
Sosyete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Topluluk, Toplum, Zadegân
Şeytan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İblis
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.