Andırmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bakmak, Benzemek, Çalmak, Kaçmak, Okşamak, Yaklaşmak, Birine Çekmek, Hatırtatmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Plaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal, Çimerlik, Kumluk
Safiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saflık
Dernek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Kuruluş, Kurul, Deri, Düğün, Toplantı
Medya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.
Haça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
Çeşitkenar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokgen
Münteşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın
İstifa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekilim, İşinden Çekilme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dilimlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilmek
İncelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik Etmek, Tekşirmek, Araştırmak, Bakmak, Eşmek, Gözlemek, İzlemek, Karıştırmak, Kaşımak
Sude kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürmüş, Sürülmüş
Namussuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leke
Nakız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozma
Çıplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyunuk, Üryan, Örtüsüz, Cıbıl, Açık, Dal, İskelet, Kuru, Sivil, Yalın
Cicili Bicili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslü, Bezekli
Ön Deyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet, Ön Söz
Öğretim Programı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ders Programı, Müfredat Programı
İnsicamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutarsız
Uyutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Bağban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahçıvan
Devirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Yıkmak, İçmek, Yuvarlamak
Sicim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kınnap, Keten
İstikrarsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak
Damarı Bozuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Huysuz, Sinirli
Teberru Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
Yapıp Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
Harıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Yanmak
Müessiriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
Dahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ökeli, Bile, Da, Hatta, De
Kitapça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Broşür
Yoğunlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak
Fütuhat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fetihler, Zaferler
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.