Alaçık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çardak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yangılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mültehip
Umut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Rüya, Ümit, Ferahlık
Sosyolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal
Kerh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme; İstemeyerek, Zorla
Tartışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mübahase Etmek, Münakaşa Etmek
Mahluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaratık
Pirina kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biriket
Tecessüm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Canlanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bağlı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
Hodbin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bencil, Egoist
Girizgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
Espri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakalı Söz, Nükte
Tahterevalli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yellencek
Har kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın, Sıcak, Yakıcı
Davetkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrıcı, Çekici, Çağıran, Davet Eden
Mera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
Oligarşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takımerksel
Çekicilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cazibe, Hava
Gümrahlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk
Mübayaa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satın Almak
Tembihlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
Yönetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek, Tedvir Etmek, Çevirmek, Kullanmak
İri Un kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrmik
Ortada Olmaksızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıyaben
Akman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Saf
Velut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğurgan, Üretken, Barlı, Mahsullü, Verimli
Tercüman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmen, Dilmaç, Tilmen, Çevirici
Şartlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşullu, Koşula Bağlı, Meşrut
Sersemleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
Korkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Ürpermek, Yılmak, Dehşete Kapılmak, Endişe Etmek
Sunuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
Göz Doktoru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.