Aka kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağa, Ağabey, Büyük
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Rahip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keşiş, Karabaş
Zevkli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Güzel, Beğenili, Leziz, Meraklı
Yıldırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedhiş
Üzgün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Kederli, Karamsar, Hüzünlü, Umutsuz Ümitsiz, Bitkin, Kırık, Mahzun, Meyus, Üzülmüş, Neşesiz, Tasalı, Gamlı, Dermansız
Pekleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılaşmak, Sertleşmek
Abatlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmar
Çözülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Erimek, Yumuşamak, Yenilmek, Dağılmak, Çökmek
Nakzetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tefekkür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünme, Düşünüş, Düşünce
Kalaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık
Cezire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ada, Aral
Dış İşleri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haricî İşler, Hariciye
Gözü Sulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek, Nazik Yürekli
Muhteva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçerik, Mazmun, Kapsam, Öz
Yağmurkuşağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı
Yüksünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik Etmek, Üşenmek
Meşakkatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç
Ödevcil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazifeşinas
Bağıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akit, Sözleşme
Zırh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savut, Koruyucu, Koruyan, Müdafi Demirağ
Mütezayit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artan, Çoğalan
Bırakmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
Cünüp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet, Taharetsiz
Yemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aş, Yemek Yeme, Yiyecek, Taam, Ekmek, Batmak, Çizmek, Dalamak, Delmek, Harcamak, Isırmak, Kemirmek, Lokma, Mahvetmek, Oymak, Tüketmek, Aşındırmak, Bitirmek
Dikilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Engellemek
Neşretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçmak, Yayımlamak
Salak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Dingil, Bön
Bilgisizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
Gösterişsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Mütevazı, Sade, Ünsüz, Yalın
Kullanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarruf
Hulliyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takı
Fiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mim, Çengel, Makbuz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.