Fesahat Terimi Hakkında Bilgiler
Edebiyat Terimi Olarak Fesahat:
Sözün ses ve anlam kusurlarından kurtarılması yolları. İfadenin kusurlardan uzak bulunması hali fasîh'tir. Sözün söylenişi ve işitilişi tatlı olmalı, anlaşılmasında güçlük çekilmemelidir. Divan edebiyatında fesahat, kelimede fesahat, kelâmda fesahat diye ikiye ayrılır:
1. Kelimede fesahat: Aynı veya yakın mahreçten çıkan harflerin bir kelimede toplanmamasına (tenâfür-I hurûf), (er kalkılınca); kelimeleri meydana getiren harflerin kaynaşmasında telaffuz zorluğu olmamasına (mütenâfir) (ör. tartırttı); anlamı herkes tarafından bilinmeyen kelimelere yer vermemeye (garâbet), kelimeyi vezne uydurmak için şeklini değiştirmemeye, çok anlamlı bir kelimeyi meşhur olmayan anlâmında kullanmamaya gramer hatası yapmamaya (kıyasa muhalefet) dikkat edilir.
2. Kelâmda fesahat: Telaffuzu güçleştiren kelimelerin yan yana getirilmemesi (tenafur-I kelimât). (Örneğin: Şu köşe yaz köşesi şu köşe kış köşesi), zincirleme tamlama (tetâbu-I izâfât) yapmamaya (Örneğin: Ali'nin ceketinin cebinin içi); Cümle kuruluşunun sağlam olmasına, önce söylenecek sözü sona, sonra söylenecek sözü öne almamaya, sözün düğümlenmemesine dikkat edilir.
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimi Olarak Fesahat:
Açık ve düzgün konuşma.
Benzer Edebiyat Terimleri:
Deyişme: Halk edebiyatında âşıkların karşılıklı şiir söylemesi. Atışma da denir. En az iki âşık kendi kendilerine ya da bilirkişiler ve dinleyiciler karşısında
Fütürizm: Gelecekçilik. İtalyan şairi Marinetti'nin 1909'da Fransa'da ortaya koyduğu edebiyat akımı. Bu akım yaşamın sürekli değiştiğini, sanatın da yerleşik bü
Dolaylı Anlatım: Roman, öykü gibi edebiyat türlerinde olayların yazar tarafından anlatılması.
Uyumsuz (Absürt, Saçma) Tiyatro: Geleneksel tiyatronun kurallarını hiçe sayan, bir olayı canlandırmaktan çok bir ses ve hareket düzeni olan, az olay ve az sözle çok mesaj vermeyi amaç
Tekke: Dayanmak, dayanılacak yer anlamı taşıyan bu sözcük, aslında bir tarikata bağlı olan dervişlerin ya da kimselerin toplandıkları, tarikatın gerek
Türetme: Sözcüklerin kök ve gövdelerine yapım eki getirerek onlardan yeni sözcükler oluşturma yöntemi.
Dramatik Şiir: Korkunç bir olayı tiyatro şeklinde anlatan şiir.
Simgecilik: Şiirde gerçekçiliğin uygulayıcıları olan Parnasçıların tutumuna tepki olarak doğan ve 1885 - 1900 yılları arasında gelişerek edebiyat okulu niteli