Eğitim Sitesi

Düş Oyunu Nedir? Düş Oyunu Hakkında Kısaca Bilgi

Düş Oyunu Terimi Hakkında Bilgiler

Tiyatro Terimi Olarak Düş Oyunu:

A. Strindberg'in bir oyun biçimi. Kendine özgü oyun yapısı olan Düş Oyunu, Strindberg'in kendi ana temasını yeni bir tiyatro biçimi içinde ortaya koyma çabasının sonucu olmuştur. Düş mantığı doğrultusunda "düş biçimine öykünen" bu oyun yapısında yer, zaman ve eylem birliği ortadan kalkar; natüralist dramaturjiden uzaklaşılarak, çoksesli bir senfonideki kontrpuan yapısı kurulur; biçemsel-simgeci bir sahne düzeni oluşturulur. Düş Oyunu'nun önemi, Rönesans'tan bu yana Avrupa tiyatrosunda uygulanın üç birlik kuralı dışına çıkması ve oyun kişisini psikanalitik çözüntüye uğratarak, kurgusal olarak çok yönlü ortaya koyabilmesidir. Düş Oyunu, dışavurumcu tiyatro, gerçeküstücü tiyatro ve saçma tiyatrosu üstünde etkili olmuştur.

 

    Benzer Tiyatro Terimleri

    Kanto: Tanzimat Dönemi'nde Türk sahnesinde azınlık aktristlerce başlatılan oyunlu ve neşeli şarkılar.

    Uyarı-Propaganda Oyunu: Seyirciye belli bir düşünceyi ve siyasal görüşü benimsetmek amacıyla yazılmış oyun.

    Vahşet Tiyatrosu: Antonin Artaud'nun Tiyatro Manifestosu'nun ana kavramı. Yaşadığı çağın kentsoylu tiyatrosunu reddeden, bunun yerine metafizik ve büyüsel tiyatroyu öneren Artaud, tiyatro kaynağındaki ritüeller yönelmiş ve Bali tiyatrosunun hareket kodlarını işaret ederek " sözcükler yerine göstergelerden oluşan yeni bir beden dilini öne sürmüştür. Onun anlayışındaki tiyatroda, yönetmen, " biricik ve tek yaratıcı" dır. Oyuncu,sahnede, dans, mimik, davranış gibi sözel olmayan tüm anlatım biçimlerini kullanmalı ve buna ışıklama, plastik anlayıştaki dekor ve oylum duygusu eklenmelidir. Artaud'nun tiyatroya getirdiği bu öneriler, çağdaş tiyatroda etkisini göstermiş, ancak ortaya sürdüğü kavramların bir bölümü uygulama açısından uygun bulunmamıştır. Artaud'nun oyuncuyu adeta trans durumuna getirebilecek "kara güçlerden arınma" kuramı, tiyatro oyunculuk sanatı açısından yanlış bulunmuştur.

    Mekanik Tiyatro: Oyuncu olarak insanın yerini mekanik olarak hareket eden nesnelerin aldığı ya da insanların mekanik hareketli oyunculuğuna dayanan tiyatro biçimi için kullanılan kavram. 20. yüzyılın başında tiyatro reformu hareketine bağlı olarak Craig tarafından ortaya atılan "üstün kukla" oyunculuk anlayışıyla ortaya çıkmış olan Mekanik Tiyatro, tiyatroyu mekanik bir araç haline getirmeyi amaçlar. Fütürüst tiyatro da "mekanik bale"ler gerçekleştirmiş; tiyatroyu "duyguları üretme makinesi" olarak görmüştür. Fütürüst tiyatronun Mekanik Tiyatro anlayışından etkilenen konstrüktivist tiyatro, Rusya'da Devrim sonrasında "fütürüst opera" örneğinde "elektronik gösteri"ler düzenlemiştir, F. Legger, "insan merkezci gösteri"ler mekanik olarak yenileştirmeye yönelirken, Bauhaus sanatçıları da Mekanik Tiyatro'yla kuramsal ve pratik olarak uğraşmışlardır. Bauhaus "sahne atölyesi"nin yöneticisi O. Schlemmer, insan bedenin mekanik yönünü öne çıkarmaya, mekanik olarak hareket eden geometrik sanatfigürü haline getirmeye çalışmış; L. Maholy-Nagy ise, biçim, ışık, renk, ses ve hareket gibi canlandırma öğelerinin birleşmesinden "eylemsel olay" yaratmayı denemiş; Kandinski soyut bireşimci sahneyi kurmayı istemiştir. Laterna magica ile çokmedyalı tiyatrolar, Mekanik Tiyatro'nun günümüzdeki örnekleridir.

    Diğer terim sözlüklerini de inceleyebilirsiniz.

    Online Tiyatro Terimleri Sözlüğü