Durak Terimi Hakkında Bilgiler
Türkçe-Dil Bilgisi Terimi Olarak Durak:
Kelimeler arasındaki anlamın gerekli kıldığı ses kesintisi: "Dur yolcu/ Bilmeden gelip bastığın bu toprak / Bir devrin battığı yerdir." gibi.
Edebiyat Terimi Olarak Durak:
1. Hece vezniyle yazılmış şiirlerde dizelerin belli bölümlere ayrıldığı yerler. Durakta sözcükler bölünmez, kulağa uyumlu gelen söz öbekleri oluşturulur.
2. Heceyle yazılan şiirlerde, dizelerin belli yerlerinde durulan kısım.
Trafik ve İlk Yardım Terimi Olarak Durak:
1. Tren, tramvay, metrobüs, otobüs, minibüs vb. kamu hizmeti yapan yolcu taşıtlarının yolcu veya hizmetlileri bindirmeleri, indirmeleri veya duraklamaları için yatay ve düşey işaretlerle belirlenmiş yerdir.
2. Tren, tramvay, otobüs, minibüs vb. genel taşıtların durmak zorunda olduğu veya durabileceği belirli yer.
Müzik-Dans Terimi Olarak Durak:
Karar sesi. Geleneksel Türk müziğinde, eseri tonalitenin esas sesinde sona erdiren karar notası.
Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimi Olarak Durak:
Müzehhep çiçeklere verilen ad. Bunlar kitap süslemesinde genellikle âyetlerin söz başlarına veya sonlarına konulduğu için bu adı almışlardır. Vakfe de denir.
Turizm ve Otelcilik Terimi Olarak Durak:
Taşıt araçlarının yolcu alma ve bırakma amaçlı, kısa bir süre için durdukları, yol üzerinde işaretlenmiş belli bir nokta.
Diksiyon ve Hitabet Terimi Olarak Durak:
Söylenen ya da okunan bir metnin solunum yerlerinin oluşturduğu, söz söyleyenin yorulmasına engel olan beklemelerdir.
Konuşurken hava ihtiyacımızı karşılayabilmemiz için az veya çok duraklamalar yapmak zorundayız. Çünkü sesimizi belirli bir süre uzatabiliriz; ama sonunda soluğumuz tükenir, duraklayıp yeniden soluk almak zorunda kalırız.
Benzer Türkçe-Dil Bilgisi Terimleri
Soru Zarfı: Fiillerin yer, yön, zaman, neden, nitelik ve derecelerini soru yoluyla açıklayan ve soru zamirlerinden yararlanılarak kurulan zarf: Nereye? Nerede? Hani? Nereden? Nasıl? vb.
Koşuk: Ölçülü, uyaklı yapıt, nazım, manzume
Karakteristik: Bir kimse veya nesneye özgü olan (ayırıcı nitelik) tipik.
Yönelme Grubu: Yönelme eki almış bir ad ögesinin başka bir ad ögesi ile oluşturduğu grup: boğaza bakan (ev) Yönelme grubu, ad, sıfat, ve zarf görevi yüklenebilir: Yoldan geçenler hep oraya bakıyordu. Tarlaya düşen ve kadını öldüren yıldırım
Diğer terim sözlüklerini de inceleyebilirsiniz.
- Ağız ve Diş Sağlığı Terimleri Sözlüğü
- Atletizm Terimleri Sözlüğü
- Kano Terimleri Sözlüğü
- Perdecilik Terimleri Sözlüğü
- Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimleri Sözlüğü
- Hentbol (Eltopu) Terimleri Sözlüğü
- Konfeksiyon Terimleri Sözlüğü
- Dil ve Anlatım Terimleri Sözlüğü
- Sunuculuk-Televizyonculuk Terimleri Sözlüğü
- TERİMLER SÖZLÜĞÜ ANA SAYFA