Buna piçide Rumî de denir. Kendi içinde sarılma ve bükülme anlamında Farsça bir terimdir. Rumî motifinin üzerine çıkma yaparak sarılmış rumi örneğidir.
Online Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimleri Sözlüğü
Tezhipte çiçek ve yapraklı dalların kıvrılarak birbirine sarılmasından meydana gelen süsleme motifine verilen ad.
Ketebe ile ilgili bilgilere bakınız.
Üzerine yazı yazılacak kâğıdı mıstar (satırlık) üzerine koyarak hafifçe bastırmak ve böylece kâğıt yüzeyinde kabarık bir iz elde etmek.
l- Bir kitap sayfasının, yazılı bölümleri çevresinde kalan boşluğu verilen ad.
2- Bu boş kısma yazılan not, derkenar.
Cilâcı, cila âleti.
Yaldızcı.
Yaldızcı.
Yüzeyi parlatılmış kâğıt.
Uçuk krem veya beyaz parlak kâğıt.
Kamıştan yapılan yazı kaleminin adı.
Uzun dallar üzerine yapılan süslere denilir. Kıvrımdal adı da yerilir. Daha ziyade çiçekli ve yapraklı olur. Rûmi motiflerinin ayrı hatlar hâlinde aralarda kullanıldığı görülür.
Yazılış sebebi.
Üç dilimli yapraklar. Bitkisel süsleme motifi olarak kullanılmıştır.
Kur'an-ı Kerim'i mânaya uygun olarak doğru okumak için konulan işaret. Mesela kaf(ق): durmayı; sad (ص): geçmeye izni; cim (ج}: durma veya geçmenin caiz olduğunu; mim (م) : muhakkak surette durmayı gösterir. Kelime, bu işaretleri koyan zâtın memleketi olan Secâvend şehrinden alınmıştır.
Cava kalemi ile ilgili bilgilere bakınız.
Kur'an-ı Kerim'de secde edilecek âyetlerin hizasına, sayfa kenarlarına yapılan yuvarlak, içi boş süsleme. Gül şeklinde olduğundan bu adı almıştır.
Bazı levhalarda görülen, sedef kakma suretiyle yazılan yazı.
Selçuklu münhanileri ile ilgili bilgilere bakınız.
XI - XV. yüzyıl boyunca yazma kitap süslemelerinde çok sık karşılaşılan bir üslûptur. Genellikle Selçuklular tarafından kullanılmalarına ve kavisli, yumuşak ana yapılarına dayanılarak Ord. Prof. Dr. A. Süheyl ÜNVER tarafından, bu üslûba Selçuklu münhanileri adı verilmiştir.
Genel olarak rûmilerin ve kuş kanatlarının iç bünyelerinde bulunan ayrıntılardan oluşup, kendine özgü bir renklendirme tekniğine sahiptir. Daima birbirinin arkasından çıkacak şekilde çizilerek meydana gelirler. Her bir münhaninin daralan kısmı kompozisyonun gerektirdiği belli bir yöne doğru gittikçe incelerek devam eder.