İnsanlar, mikrop kuramının bulunmasından yüzyıllarca önce neden ve nasıl etki yaptığını bilmeksizin antiseptikleri kullanıyorlardı. Örneğin çiğ etin bol tuz ve baharatla yoğrularak sucuk biçiminde saklanması, sebzelerin yoğun bir tuz ve limon ya da sirke çözeltisi içinde bekletilerek turşu yapılması, bakterileri büyük ölçüde yok ederek bu besinlerin bozulmasını önlüyordu. Bugünkü antiseptikler ise Louis Pasteur'ün değerli çalışmalarının ürünüdür.
Online Sağlık-Tıp Terimleri Sözlüğü
Çocukluk döneminden başlayarak yetişkinlikte devam eden, başkalarının haklarına sürekli olarak saygısızlık etme, saldırıda bulunma, toplumsal yasalara ters düşme, suç sayılan davranışlar gösterme ile beliren kişilik bozukluğu.
Spazm çözücü, daha çok iç organlardaki düz kasların kasılmalarını çözen ilaç grubuna verilen isim.
Statik elektrik birikimini önleyen madde.
Toksin giderici.
Öksürük giderici.
İdrar oluşmasını azaltıcı madde veya ilaç.
Virüslere karşı etkili, virüslerin zararlı etkilerini önleyen, virüsün etkisini kıran veya azaltan.
Halka şeklinde.
İdrar çıkaramama.
Makat, sindirimden sonra geriye kalanların dışarı atıldığı vücut açıklığı, sindirim kanalının bitiş kısmı.
Kalpten çıkan, vücudun en büyük damarı, kalpten çıktıktan sonraki kavisli bölümüne arcus aorta, göğüs kafesi içersinde seyreden kısmına torasik aorta ve karın içersinde seyreden bölümüne de abdominal aorta denir.
Aort damarının herhangi bir bölümünde görülen genişleme.
Kör barsak (apendiks) iltihaplanması.
Çevre ile anormal derecede ilgisizlik, duygusuzluk, kayıtsızlık .
Uç, tepe, zirve.
Ateş yükselmesine neden olan herhangi bir madde taşımayan.
Solunumun geçici bir zaman içinde durması. Geçici nefes kesilmesi.
Kanın enfeksiyon etkenlerine karşı antikor oluşturma yeteneğinin azalması.
Beyin kanaması. Felç, inme.