Devlet gücünün belli bir gruba, zümreye ait olması.
Online İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük Terimleri Sözlüğü
Yapılan bir işi doğru veya yerinde bularak kabul etmek (Tasdik etmek).
Hıristiyan dininin Ortodoks mezhebinden olan kimse.
Özerklik, bağımsızlık.
Yetki, sözü geçerlilik.
Bir meclis veya kurulun görüşmek üzere aralıksız yaptığı toplanma (Celse).
Tutulacak yol üzerine ileri sürülen görüş (rey).
Bir konuda bütün oyların birleşmesi.
Karşı taraşa anlaşmak amacıyla bazı haklardan vazgeçme (Tâviz).
Meclis, kongre vb. resmî bir toplantıda, herhangi bir konu veya sorunla ilgili olarak bir öneride bulunmak için üyelerden biri veya birkaçı tarafından başkanlığa verilen, oya sunularak karar verilmesi istenen yazılı kâğıt, takrir.
Gelenek, Örfi hukuk, geleneklere dayalı olarak konan kurallar.
Sıkıyönetim.
Osmanlı Devleti'nde devlet başkanının adı (Sultan, Hakan).
Antlaşma. İki veya daha çok devletin saldırmazlık, savaşta ittifak gibi konularda üstlenmelerini belirttikleri belge.
Bütün Müslümanları aynı yönetim altında toplama amacını güden politik akım ve hareket.
Bütün İslâvlann bir araya gelip ortak bir yaşama biçimi ile bağlanması, hatta tek devlet kurmasını amaçlayan akım.
(Bu akıma benzer diğer akımlar: Pan-Turanİzm; Pan-
İslamizm; Pan-Amerikanizm).
Pansiyonda kalan kimse.
Bütün Slavları aynı yönetim altında toplamayı amaçlayan siyasal hareket.
Türkçülük.
Başlıca görevi kanun yapma(yasama), devlet bütçesini çıkarma, hükümeti denetleme olan ve üyeleri halkoyu ile belirli bir süre için seçilen meclis.