Eğitim Sitesi

Akağalar Nedir? Akağalar Hakkında Kısaca Bilgi

Akağalar Terimi Hakkında Bilgiler

Osmanlı Türkçesi Terimi Olarak Akağalar:

Osmanlı sarayında kullanılan hademelerden bir kısmının unvanıydı. Osmanlı sarayının harem hizmetinde, siyahî haremağaları kullanıldığı gibi, akağalar da kullanılmıştır. Akağalık unvanı ve makamı halifelik kaldırılana kadar kullanılmıştır. Akağalar genellikle, Boşnak ve Anadolulu olurlardı. Akağalarla, siyahî haremağalarının arasındaki tek fark, akağaların doğuştan erkeklikten mahrum olması, haremağalarının ise hususi bir yöntemle hadım edilmesiydi. Bundan dolayı haremağalarına aynı zamanda "tavaşi" de denirdi.

Sarayda akağaların istihdamına ilk önce II. Murad zamanında başlanmıştır. Bu ilk zamanlarda adetleri 40 kadar olup, mertebe usulleri de bu zamanda oluşmuştur. Bunların arasından terfi edenler, kilerci başı, hazinedar başı, kapı ağası gibi mevkilere geliyordu. Akağaların en büyüğü kapı ağası idi. Saray kapıları kapı ağası tarafından muhafaza edilir, saraya giren çıkanlara o ve maiyetindekiler bakarlardı. Kapı ağası bu görevinin dışında aynı zamanda bütün akağaların zabitiydi.

Kapı ağasından aşağı rütbeler şöyle giderdi: Has odabaşı, hazinedar başı, kilerci başı, saray ağası, saray kethüdası. Bunlar büyük rütbelerdi. Bunların daha altında ve bunların hizmetlileri olan görevliler de vardı: Köşe başı, başeski, üzengi ağası. Bu silsileye uyularak, alttakiler yukarı doğru yükselirdi.

 

    Benzer Osmanlı Türkçesi Terimleri

    Adlî Altın: Sultan II. Mahmut zamanında basılan altın paralardan birinin ismiydi. II. Mahmut'un mahlâsı (lakabı) "adlî" olduğu için, bu paraya da o isim verilmişti. Tam, nısıf (yarım) ve rubu (1/4, çeyrek) olmak üzere üç çeşitti. Tamamı on iki, yarısı altı kuruşa, çeyreği de yüz paraya denk geliyordu. Paraların bir tarafında tuğra, öbür tarafında da "Duribe fî Dar-ül- Hilâfet -il- Aliyye" yazısı vardı. Yazılarının azlığı dolayısıyla bir süre sonra adalarda kalıplarının yapıldığı görüldüğünden, tuğranın etrafına "Sultan-ı Selâtin-i zaman Mahmut Han", öbür tarafına da, ortasında "Duribe fi Kostantiniyye-t-ül- Mahruse" olmak üzere etrafına "Dâm-ı mülkühu ve saltanaühu" ibareleri yazılmak koşuluyla yenileri basılmıştır. Bu para H. 1245 senesinde tedavülden kaldırılmıştır.

    Lokata: Varisi olmayan mal veya mülkün devlet hazinesine girmesi.

    Aşar: Toprak ürünlerinden alınan onda bir oranında vergi. 1925'te kaldırıldı.

    Kapı Ağası: Padişahın sarayındaki akağaların en büyüğü.

    Diğer terim sözlüklerini de inceleyebilirsiniz.

    Online Osmanlı Türkçesi Terimleri Sözlüğü