Eğitim Sitesi

Ulvi Gaye... Şiiri

Ulvi Gaye...

Ahsen-i takvim üzre yaratmış Rabb'in seni

Lâkin sen unutmuşsun; O en ulvi gayeni...



BİR DERDİ OLANA...

Haydi davran yiğidim,top senin çevgan senin

Irzı payimâl olan, cân senin, canân senin...



Kefere - fecerenin, çatlak sesi her yanda!

İslâm'ın son bekçisi, tek kaldın tüm cihanda...



Bak; Tunus, Cezayir'de, Suriye'de, Mısır'da...

Bu dâva düşmemişti, bak ki, hiçbir asırda!..



Afgan, Moro, Filistin... ağlar Mescîd-i Aksa

Tınmaz ruhu kimsenin, kafir Kâbe'yi yaksa!



Biliyorum yiğidim! Sırtındaki yük ağır!..

Sen hele bir gayret et! bir de rahmeti çağır!



Bir de karar vermeli; herşeyini vermeye!

Dünya ukbâ terk edip; şehadete ermeye!



Zonklasın şakakların! budur, en yüce pâye...

Allah bir! dâvasıdır, senin için tek gâye!



Kardeşlerim! diyerek, selam göndermiş Resûl

Sen onun kölesisin, kapısında bende-kul!



Canlanmalı seninle, bu davanın nefesi,

Mü'mine; fethi mübin! işte Kur'ân'ın sesi...

Mehmet Ali KULAT Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Mehmet Ali KULAT Şiirleri:

Akdoğuş Muştucusu...

Zonkluyor şakaklarım; dertlerim, hece hece...

Ne gün? Nasıl? Ne zaman? İç içe bir bilmece

Gözlerim AKDOĞUŞ'u bekliyor gündüz gece

Yetiş!.. bugün ben sana her günkünden muhtacım,

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Bu şerefli ümmetin, sahibini buluşu...

Felaketler asrında yeniden var oluşu!..

Müjde verdin UHUD'da bu yeniden doğuşu...

Nolur artık himmet et!.. Ah! Sultanım baştacım,

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Rabb'imin rahmetiyle biliyorsun ahvâli...

Liyakatim yok, zahir... Senin himmetin âli

Aşamadım bir türlü, mazeret; kıylu-kali...

Kurban olam yoluna, Sensin benim ilacım,

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Ağlar; Mescid-i Aksâ, lakin; bir Ömer gerek

İmanla dolu sîne; sevdayla dolu yürek!

Müjdeyi Sen vermiştin; KARDEŞLERİM! Diyerek

Muştuna muhatap kıl!.. çaresizim muhtacım,

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Günahlarım dağ gibi, inlerim sızım sızım...

Çeçenistan, Türkistan, her biri alınyazım

Kur'an'da FETH-İ MÜBÎN!.. belki... ben sabırsızım

Ah! Pişdâr-ı pürşüvâm, ah! Sultanım, baştacım,

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Ümit; değişmez katık: gözyaşı sofrasında...

Velî'nin muştusu var, ümidin arkasında

Başım Rabb'e secdede... elim aşk halkasında

Ben gedâyım SEN SULTAN! Affet beni baştacım

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Altın Nesil gelmede tüllenmede yamaçlar...

Bu ısmarlama nesle tüm insanlık muhtaçlar

O gelince doyacak; garip, yetim ve açlar!

Beni de kabul eyle! Derde derman; ilacım!

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Ahirzaman Garibi! Nûrun has şakirtleri

Kur'an'a hadim olmak, tek biricik dertleri

Bu geliş korkutmakta; şimdiden nâmertleri

Varlığın varlık sırrı; himmet eyle; baştacım!

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Zamanın söz sultanı; sevdalın önlerinde

Rahmetin ifadesi; gözyaşı gözlerinde...

Zamanı durduracak bir iksir sözlerinde

Beni de dahil eyle! Âl-i himmet, baştacım

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Mehmet Ali KULAT

Bu Gece...

Tefekkür ufkunda daldım bu gece

Ayaklarım bağlı... koşar yürürüm

Aşk halkasın tuttum, yığıldım kaldım

Gözlerim kapalı... lakin görürüm

Dilimde zikrullah, kalb ona uyar

İlahi bir renk ki her yanı boyar

Gördüğüm ne ola? Nere bu diyar?

Akıl uçtu gitti... ben düşünürüm.

Nedir bu? ne iştir? Şaşırdım kaldım

Şu anki zamandan öteye daldım

İlmim aciz kaldı... onu da saldım

Mağrur başım yerde, hep sürüm sürüm.

Mülk O'nun, Mâlik O! Gerisi hep boş

Hissim allak bullak, duygularım hoş

İçmedim ve lakin olmuşum sarhoş

Varlığa kör oldum... O'nu görürüm.

Bu gece ruhumun dolduğu gece

Yalnızca O kaldı, sade bir hece

Herşeyin sahibi mutlak bilmece

Dilerse yaşarım... öl der, ölürüm.

Mehmet Ali KULAT

Kar Taneleri

Pencere önüne oturdum bugün

Dışarıya baktım; buruk ve üzgün

Bir gelin misali sandım ki düğün

Kocamış dünyaya kefen mi acep?

Lapa lapa yağan kar taneleri...

Sanki örtmek için hızlı yağıyor

Kararmış her şeyi örtmek istiyor

Her yan pırıl pırıl göz kamaşıyor

Beşerin suçuna örtü mü acep;

Lapa lapa yağan kar taneleri...

Elimde bir bardak içimde çayım

Madden sağlamım da ruhen hastayım

Kâinat kitabını bir okuyayım...

Hakkımda ne yazar; bilmem ki acep?

Lapa lapa yağan kar taneleri...

Hata, günah, kusur... asırlar boyu

Çirkef ve rezalet... her yan kopkoyu

Beşere son ümit! Bir gusül suyu

Kocamış dünyaya kefen mi acep?

Lapa lapa yağan kar taneleri...

Her şey beyaz giydi kalmadı kara

Rahmet hakim oldu bütün dağlara

Benimse dertlerim hep sıra sıra...

Ümit fidanlarına yarar mı acep?

Lapa lapa yağan kar taneleri...

Meleklerin kanat çırpması gibi

Süzülüp inmede sessiz kuş gibi

Neler anlatmakta bir kitap gibi

Kar çiçeklerine yorgan mı acep?

Lapa lapa yağan kar taneleri..

Mehmet Ali KULAT

Ulvi Gaye... Şiiri