Üçte Bir Gibi
Noktada zerre gibiyim
Nokta yetmiyor bana,
Noktada cümle gibiyim
Tarihte bir şiir gibiyim
Mısra kesmez dilimi
Şiirde başlık gibiyim
Zamansız yara gibiyim
Söz geçmez yar’a
Yar’da bir ölü gibiyim
Pervanede mum gibiyim
Mum dibine ışık vermez
Mumun Alev’i gibiyim
Denizde kum gibiyim
Kum suda solar
Kumu öven balık gibiyim
Her zararda bir kar gibiyim
Yağmur kara küser
Karda iz gibiyim
Aşkta iki göz gibiyim
Göz her doğruyu görmez
Işıkta bir kör gibiyim
Zülfünü tarayan kadın gibiyim
Kadına adam denmez
Kadında insan gibiyim
Bir nefeste ney gibiyim
Ney derdi körükler
Cihanda bir şey gibiyim
Suyu okuyan derviş gibiyim
Derviş abdaldır
Abdal’a ermiş gibiyim
Göklerde uçan kuş gibiyim
Alemden göç eder kuşlar
Kanatta bir öç gibiyim
Ağızda dolaşan dil gibiyim
Dil kötü söyler
Dilsiz lal gibiyim
Hak’ta bir kuyu gibiyim
Kuyu derin olur
Kuyuda delilsiz suç gibiyim
Ateşin harında kor gibiyim
Gönlü yakar kor
Korda kül gibiyim
Mahzende şarap gibiyim
Şarap deliye akıl verir
Kadehte ders gibiyim
Ellerde karnı tok gibiyim
Tok kıymet bilmez
Yoksul sofrasında aç gibiyim
Dağ başında yel gibiyim
Yel yüksekten eser
Alçakta sel gibiyim
Denizde bir ağ gibiyim
Ağ pusuda can alır
Ayakta bir bağ gibiyim
Başta bir fes gibiyim
Fes de bir dindir
Bende herkes gibiyim
Kafeste ten gibiyim
Tende can vardır
Ben canda sen gibiyim
//Haydar Şahinbay//
Haydar ŞAHİNBAY Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Farz Et
Umutlarımı sığ düşlere ektin
Eylülde bir akşam üstü gittin
Ne yeni bir suret ne şan şöhret
Beni ellere mecbur ettin
Dikeni güle tercih ettin farz et
Al sözlerini aşkı şiirden terk et
Tenin kafeste mutsuz her anı
Yol uzun artık bulamam hanı
Yok dünyada huzur bulanı
Ağaçta yaprak çürüdü
Kalmadı gönül dermanı
Haydar Şahinbay
Haydar ŞAHİNBAY
Dökül
Dökül, lisanının buruk sesi
Mahcubiyetin asık suratı
Dökül, cemalin korkak gülüşü
Dikenli gülün çekilmez nazı
Dökül, sağır sessizlik
Duvarlardan usul usul
Cenneti tepeleyen ibadet kürsüsü
Dökül, çatlak aynanın avurtları
Ölümsüz gece, hiçlik zamanı
Tane tane dağıt, alevin kıvılcımını
Dökül ey namsız söz dalaşı
Dalsız ağaç, iklimsiz su başı
Dökül, acının kahpe sırdaşı
Muradın tutuşan çehresi
Makamsız mevki sahibi
Dökül, penceresiz hane kapısı
Mavi deryanın kıyısız haritası
Küfür namesi, çapak tarlası
Haramın borç hanesi
Ve hırsızın diri bakışı
Dökül, yokluğun tınısı
Göğe saldıran kuş sürüsü
Uzakların köhne rıhtımı
Ve avucumun üçüncü çizgisi
Rakı sofrası, şarap mahzeni
Derdin çetrefil huzuru
Yaşamın isli mazereti
Ufuk ötesi, öykünün kurgusu
Dökül, kibrin ünlü harfi
Kafeste tenin çıkmazı
Fikirsiz aklın oynak yeri
Dökül hükümsüz cehennem dibi
Dökül, kara sevdanın ağır kaybı
Zifir saçlarının mühürlü düğümü
Dökül, şebin karartma duruşu
Ve yalnızlığın göğe asılı urganı
Dökül ölümün vakitsiz ısrarı
Güzele meylin iflası
Lokmanın bedelsiz izahı
Dökül aşkın ayrılığa ifşası
Haydar Şahinbay
Haydar ŞAHİNBAY
Ölen Sen
Deniz ölür akşam üstü
gece olur gözlerin
uykularımı böler umutlar
ince bir sancı girer sol böğrüme
ilacıma küserim
ay ışığını sağar sönük yıldızlar
derdest olur düşler
bir asil bir yedek
iki sigara sarar ellerim
ağlamaklı olur bir ara gözlerim
kirli tülbent örtünür sokaklar
ayak seslerine çevrilir başım
kedi tıkırtısı alaşağı eder yalnızlığı
sırtımda bir ağrı
ölüm desem sana
yaraya alışık değil bedenim
katlanamam böyle acıya
sana gelsem ölüm deseler adına
göğü bağlasam bulutlarından
yağsa yağmurlar sıksam bulutları
umudu peşkeş çekip geceye
karasında saçlarının eğireceğim gözlerini
//h.şahinbay//
Haydar ŞAHİNBAY