Ahmet Alptekin Teşekkür ederim Ömer Bey, yıllar sonra böyle bir site aracılığı ile haberleşmek te güzeldir.Arkadaşlara selamlar. aalptekin06@mynet.com 2005-05-14
Malazgirt Te Bir Cuma Sabahı
Bir anda semaya kalktı eller
Malazgirt’te bir Cuma sabahı.
Sıdk ile Kur’an okur hem diller
Malazgirt’te bir Cuma sabahı.
Dört bir yandan sesler yükseldi
Hücum emri Ahlat’tan verildi.
Şimşekler çaktı, gök gürledi
Malazgirt’te bir Cuma sabahı.
Vurdu kılıçlar, inledi gökler
İslâma hizmette yine Türkler.
Zafer aşkıyla doldu yürekler
Malazgirt’te bir Cuma sabahı.
Melekler doldurdu gök ve yeri
Kapandı artık Bizans defteri
Erenler haykırıp geçti ileri
Malazgirt’te bir Cuma sabahı.
Güneş ufuktan bir başka doğdu
Zalimi tuttu mazlumun ahı.
Aydınlık karanlıkları boğdu
Malazgirt’te bir Cuma sabahı.
Ahmet ALPTEKİN Şiirleri
Yazılan son 2 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 2 yorum yazılmış.
Benzer Ahmet ALPTEKİN Şiirleri:
Geçen yıl bu zaman, yani baharda
Çoban olmuştu, köyün davarına.
İlk kuzuyu bu köyde verdi kurda
Sevda ateşi düşünce bağrına.
Sevdalandığı, ağanın kızıydı
Taze, fidan boylu, saçlar topukta
Kız da, kızdı ha! Zühre yıldızıydı
Yaktı garip çobanı bir bakışta.
Ağa kızı sevmek senin neyine
Boşver çoban gel avutma kendini
O kızını verir beyin birine
Yakar ateş inan yandırır seni.
Vazgeçmedi çoban içinden yandı
Karşılık gelmedi ağa kızından
Kızı karşı köyden bir bey aldı
Türküler yakıldı çoban ağzından.
O günden sonra çok ses yankılandı
Dağların yücelen doruklarında
Kayalıklarda göz yaşı yıkandı
Pınarın kaynayan oluklarında.
Sesi duyup ağladı tüm koyunlar
Nağmeyi dinleyen döndü şaşkına
Dağlar, taşlar, sessiz duran yosunlar
Şahit oldular çobanın aşkına.
Yolunuz geçerse bir gün o köyden
Çoban aşkına türküler söyleyin
Bir an sıyrılın dünyadan, her şeyden
Yanık sese kulak verin, dinleyin.
Kamış kavaldan dökülen nağmeler,
Yanan bir yüreğin habercisidir.
Aşkın masumiyetini besteler,
Duyulan yanık çobanın sesidir.
Ahmet ALPTEKİN
Bugün böyle mahzun,
Garip durduğuma bakmayın,
Sitemim var size,
Küsüm de ondan gülmüyorum.
Hayattan vazgeçtim sanmayın,
Hergün yeniden.
Yeniden diriliyorum.
Ama içimde bir hüzün var.
Geçmişe ait özlemim.
Eski günlerimi hatırladım.
Onun için ağlıyorum.
Kardeşlerim Belh ve Buhara,
Selam göndermez oldular.
“Kubbet-ül İslâm”dık bir zamanlar.
Nur saçardık o çağda.
Üç kardeş gibiydik alemi İslâmda.
Bizi kimler, niçin ayırdılar?
İlk Türk mührü bana vurulmuştu.
Bizans’a giden yol benden sorulmuştu.
Açılan kapısıydım Anadolu’nun,
Erenler bağının, Yesevi Yurdunun,
Gelen göçleri ben karşıladım.
Ev sahipliği yaptım onlara,
Yavrum diye bastım bağrıma
Onları ben ağırladım.
Ahlatlı olsunlar,
Burda kalsınlar istedim.
Çoğu konup göçtüler,
Yuvadan uçan kuş misali,
Bir bir terk ettiler beni.
Kimi Halep te kimi Şam’da,
Musul’da, Kerkük’te yerleştiler,
Kayı Boyu, Söğüt’tedir dediler.
Ya beşiğini salladığım,
Ertuğrulum. Osmanım nerdeler?
Gözüm yollarda yıllardır bekledim,
Bekledim ama dönmediler.
Van Gölü kabardı, taştı,
Sel gibi akan gözyaşlarından
Ne zamandır haber beklerim
Haber beklerim kardaşlarımdan
Alparslan’ı görürüm bazen,
Beyaz bir at üstünde
Şu karşı tepeden,
Abdurrahman Gazi’den,
Beni selâmlar.
Beni selâmlar, Malazgirt’te yatanlar.
Mezar taşlarıma bir bakın,
Orhundaki kitabeler gibidir.
Kümbetlerim Anadolu’ya serpilmiş,
Ecdat kokan toprağım,
Türkiye’nin tapu senedidir.
Depremler yıktı, yangın kavurdu.
Hazan esti külüm savurdu
Hiçbiri zoruma gitmedi.
Asıl beni vefasızlık vurdu.
Bundandır size sitemim,
Bunun için küsüm.
Eski günlerimi hatırlıyorum,
Kendime değil, size ağlıyorum.
Tapusuna sahip çıkmayan bir ülkenin,
Geleceğinden korkuyorum.
Kendime değil,
Size, size ağlıyorum.
Ahmet ALPTEKİN
Bir tarhana çorbasına şükreder,
Allah devlete zeval vermesin der,
Fedakârlığı hep kendisi eder,
Devlete bağlı olur benim köylüm.
Ona gelene kadar nimet kalmaz,
Külfetten kaçsa yine kurtulamaz,
Hakkını dahi doğru dürüst alamaz,
Nedense garip olur benim köylüm.
Ver derler elindekini hep verir,
Gel derler, kalkıp koşa koşa gelir,
Asildir, kadir kıymet nedir bilir,
Konuşmaz sessiz olur benim köylüm.
Kendisi garip, garipleri korur,
Derki: İnancımız böyle buyurur,
Ekmeğini böler, açı doyurur,
Gözü tok, cömert olur benim köylüm.
Büyük bir aşkla sever vatanın,
Bu uğurda korkmaz verir canını,
Gerekirse o mübarek kanını,
Döker, imanlı olur benim köylüm.
Gelin beyler köylümü hor görmeyin,
Efendiniz o, sakın zulmetmeyin,
Bunlar birşeyden anlamaz demeyin,
Kızarsa kötü olur benim köylüm
Ahmet ALPTEKİN