Eğitim Sitesi

Gün Ola... Şiiri

Gün Ola...

Tohum toprağa düşende...

Gün ola harman istiyor!

Gönül ki nâra düşende

Yanmağa ferman istiyor!

Yol ki çetinlerden çetin...

Kula sabır, kalbde metin

Dirilişi bu milletin!

Koç ola kurban istiyor!

Dirilten O! Çürüten O!

Nice burnu sürüten O!

Kaldırıp da yürüten O!

Kulluğu kuldan istiyor!

Yeis bitti, geldi ümit.

Geldi bahar... toprak münbit

Dilde tekbir tesbih, tahmid

Ayaklar derman istiyor!

Hücre hücre her zerresi...

Kulluk kulun vazifesi

Zikir ola her nefesi,

Rabb; kuldan iman istiyor

Nazar kıldı nice velî

Bak çağladı iman seli

Elbet çıkar üç-beş deli

Çaresiz SULTAN istiyor!

Zaman herkeste izâfî

Dert Allah'tan Allah şafî

Tüm herşeye Allah kafi

Gayriyi şeytan istiyor

İman takikî olmalı!

Amel hakîki olmalı!

İhlas tabiki olmalı!

İllâda aman! istiyor

Yalnız O'na kul olmalı...

Yalnız O'nunla dolmalı...

Herşeyi O'nda bulmalı...

Tüm herkes O'ndan istiyor

Mehmet Ali KULAT Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Mehmet Ali KULAT Şiirleri:

Asrın Dertlilerine...

Kimliğin İslâm senin, lutf-u ilâhi sana

Şükür gerek elbette bu şerefli ihsana.



Peygamber'in mesajı Allah'ın çizdiği yol,

Emek ister bu dâvâ; gidecek ayak ve kol...



Bu dâvâ yüce pâye, nasip olmaz herkese;

İnkiyâd etmek şarttır, Hira'daki GÜR SES'e!



Kur'an ferman ediyor: Yapışın Hablullah'a!

Hizmette fenâ olun; vâsıl olun Allah'a.



Sen ki Ashab yolunda; Osmanlı torunusun;

Şirkin önünde engel, küfrün tek sorunusun!



Çileli gönül ister, zonklayan dertli kafa;

Hep çalışmalısın sen, aldanma hiç boş lafa.



Bak Nebi'nin sesine; Tûbâ! der, gariplere;

İslâm için ağlayan dertli muzdariplere...



Yeter artık bu müjde; arama başka ihsan!

Bu dertliler içindir; Cennet, ravzâyı cinân!

Mehmet Ali KULAT

Yuvaya Hasret!..

Uykusuz gecelerde, alabora bir yürek

Ruhumdaki hafakan; ta beynimi bölerek

Çaresizlik girdabı... kadere rıza gerek!

Sıladan çok uzakta "Kader" örer örgüyü,

Söylesem anlatamam bu ap-acı duyguyu

Oğluma bir bisiklet, sözüm vardı ezelden;

Kadınıma nelerde... gözüm vardı güzelden

Bana bir bebek! diyen kızım vardı tezelden;

Kuruyan göz pınarı; inilti sesi; ahenk!

Baba çaresiz ise; ölüm anı buna denk

Sessizlik ölüm gibi; paradokslar iç içe

Buram buram hasretlik; sızısı ince ince

Kocamış aynalarda, çizgiler belirince...

Telefon yahut mektup; ahize hasret kokar

Bu ateş bir sıcak ki; taa ciğerimi yakar

Fakirlik, çaresizlik; gurbet ayrı bir acı

Elde avuçta yoksa... nedir bunun ilacı...

Anam, babam ne yapsın onlar ancak duacı

Nasırlı ellerini öpmeye hasret kaldım

Derin bir off! Çekerken taa maziye daldım

Mutlu bir aileyi, görsem gezerken parkta

Oğullarım ve kızım hayal olur ufukta...

Yediğim boğazımda düğümlenir, gırtlakta

Demli bir çay içerken; gözlerim buğu buğu

Taa iliklerimde duydum; hasretlik ve yokluğu

Mehmet Ali KULAT

(BİR SANCILI YÜREĞE TERCÜMAN OLARAK KALEME ALINMIŞTIR)


Mehmet Ali KULAT

Akdoğuş Muştucusu...

Zonkluyor şakaklarım; dertlerim, hece hece...

Ne gün? Nasıl? Ne zaman? İç içe bir bilmece

Gözlerim AKDOĞUŞ'u bekliyor gündüz gece

Yetiş!.. bugün ben sana her günkünden muhtacım,

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Bu şerefli ümmetin, sahibini buluşu...

Felaketler asrında yeniden var oluşu!..

Müjde verdin UHUD'da bu yeniden doğuşu...

Nolur artık himmet et!.. Ah! Sultanım baştacım,

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Rabb'imin rahmetiyle biliyorsun ahvâli...

Liyakatim yok, zahir... Senin himmetin âli

Aşamadım bir türlü, mazeret; kıylu-kali...

Kurban olam yoluna, Sensin benim ilacım,

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Ağlar; Mescid-i Aksâ, lakin; bir Ömer gerek

İmanla dolu sîne; sevdayla dolu yürek!

Müjdeyi Sen vermiştin; KARDEŞLERİM! Diyerek

Muştuna muhatap kıl!.. çaresizim muhtacım,

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Günahlarım dağ gibi, inlerim sızım sızım...

Çeçenistan, Türkistan, her biri alınyazım

Kur'an'da FETH-İ MÜBÎN!.. belki... ben sabırsızım

Ah! Pişdâr-ı pürşüvâm, ah! Sultanım, baştacım,

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Ümit; değişmez katık: gözyaşı sofrasında...

Velî'nin muştusu var, ümidin arkasında

Başım Rabb'e secdede... elim aşk halkasında

Ben gedâyım SEN SULTAN! Affet beni baştacım

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Altın Nesil gelmede tüllenmede yamaçlar...

Bu ısmarlama nesle tüm insanlık muhtaçlar

O gelince doyacak; garip, yetim ve açlar!

Beni de kabul eyle! Derde derman; ilacım!

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Ahirzaman Garibi! Nûrun has şakirtleri

Kur'an'a hadim olmak, tek biricik dertleri

Bu geliş korkutmakta; şimdiden nâmertleri

Varlığın varlık sırrı; himmet eyle; baştacım!

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Zamanın söz sultanı; sevdalın önlerinde

Rahmetin ifadesi; gözyaşı gözlerinde...

Zamanı durduracak bir iksir sözlerinde

Beni de dahil eyle! Âl-i himmet, baştacım

Peygamberim, Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım... (SAV)

Mehmet Ali KULAT

Gün Ola... Şiiri