EYÜP selam malatyadan eyüp çınar diye bi kıza aşık oldum 8 yıl kendisine söyleyemedim 1 hafta önce söyledim ve bir sevdiği varmış her şey onun için oyüzden çınarla ilgili her şeyi seviyorum saygılarımı sunuyorum iyi günler 2005-04-22
Çınar
Biz bir hâdika idik yemyeşil kiraz vardı
Kenarlarda kavaklar ortada da çınardı
Ayva narın şevkinden arşu ala oynardı
Birden bire yeşerip coşmuş gürlemiş idik
Sararan sahraları sarıp süslemiş idik
Bu çınarın dalları arşın arşın uzardı
Öyle haşmetliydiki beş metre eni vardı
Bir dalını dokuz köy pay pay edip yakardı
Bahçeye salgın girdi dallar tarumar şimdi
Bahçede ne erik ne menekşe var şimdi
Kenarda kavaklara sarmaşıklar sarıldı
Dibindeki ayrıklar sağa sola yayıldı
Gülistan harap oldu suçlu çınar sayıldı
Şimdi çınar ağacı bir başına kalmakta
Sararmış yaprakları yavaş yavaş solmakta
Ayaklar peydah oldu yürüdüler gittiler
Bir tarafta büyürken bir tarafta bittiler
Bütün nebat anlaştı çınarı terk ettiler
Koca çınar ağacı soldu bitti çürüdü
Destanlık gövdesini yılan çıyan bürüdü
Yağmur yağar sel olur yalağını yıkarmış
Kuru gibi dursada çınar kökte yaşarmış
Kesilen dal yerinde daha gürü çıkarmış
Tüm nebat yürüse de kökler yürümez imiş
Kökü derinde olan çınar çürümez imiş
Adem GÜLEÇ Şiirleri
Yazılan son 2 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 2 yorum yazılmış.
Benzer Adem GÜLEÇ Şiirleri:
Bu gece çok karanlık uyku tutmadı kalktım
Yüzümü yıkıyorken döndüm aynaya baktım
Gördüklerim rüyamı ayna sana ne oldu.
Ben kendimi ararken aynaya mahluk doldu
Uzun kısa rengarenk çeşit çeşit canlılar.
ipeklerle gezenler üstü başı kanlılar,
Tutamadım kendimi kuvvetimce bağırdım.
Sesimi duyan var mı kimi neden çağırdım.
Korkuyordum evimde aynadaki resmimden
Buharlar çıkıyordu terli titrek cismimden
Çömeldim bir köşeye çenem dizim üstünde
Tam kendime gelmişken bir şangırtı üstümde
Buhardan şekil almış az önceki mahluklar
Ak sakallı dedeler top oynayan çocuklar
Birden kendime geldim bağırdım tüm gücümle
Kimsiniz siz diyerek saldırdım bir hücumla
Ak sakallı ihtiyar kolumdan tuttu beni
Benim adım Adem'dir tanımadın mı seni
Bırak şimdi masalı öbürleri kim dedim
Hepside Adem dedi sana doğru söyledim
Nasıl olur ihtiyar bu sözlerin sırrı ne
Şaşırma evlat dedi bir bak kendi kendine.
Adem GÜLEÇ
Sürüye kattılar beni
Kuyuya attılar beni
Götürüp sattılar beni
Yakup olur ağlarmısın
Mert ölür meydan durulur
Erler göğsünden vurulur
Darağaçları kurulur
Kemendimi yağlarmısın
Kurumuş gazele döndüm
Ateşim küllendi söndüm
Dayandım kapında öldüm
Kefenimi bağlarmısın
Müyesser oldu kastına
Gitti ulaştı dostuna
Sin i ademin üstüne
Irmak olur çağlarmısın
Adem GÜLEÇ
Biz bir hâdika idik yemyeşil kiraz vardı
Kenarlarda kavaklar ortada da çınardı
Ayva narın şevkinden arşu ala oynardı
Birden bire yeşerip coşmuş gürlemiş idik
Sararan sahraları sarıp süslemiş idik
Bu çınarın dalları arşın arşın uzardı
Öyle haşmetliydiki beş metre eni vardı
Bir dalını dokuz köy pay pay edip yakardı
Bahçeye salgın girdi dallar tarumar şimdi
Bahçede ne erik ne menekşe var şimdi
Kenarda kavaklara sarmaşıklar sarıldı
Dibindeki ayrıklar sağa sola yayıldı
Gülistan harap oldu suçlu çınar sayıldı
Şimdi çınar ağacı bir başına kalmakta
Sararmış yaprakları yavaş yavaş solmakta
Ayaklar peydah oldu yürüdüler gittiler
Bir tarafta büyürken bir tarafta bittiler
Bütün nebat anlaştı çınarı terk ettiler
Koca çınar ağacı soldu bitti çürüdü
Destanlık gövdesini yılan çıyan bürüdü
Yağmur yağar sel olur yalağını yıkarmış
Kuru gibi dursada çınar kökte yaşarmış
Kesilen dal yerinde daha gürü çıkarmış
Tüm nebat yürüse de kökler yürümez imiş
Kökü derinde olan çınar çürümez imiş
Adem GÜLEÇ